Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster


Orada Olmak İsterdim...


Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 05 Nisan 2012
Geçerli Tarih: 18 Mayıs 2024, 18:42
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=9525


Orada Olmak İsterdim...
 
 

12 Eylül faşist cuntasının darbe mağduru olarak en büyük isteğim darbecilerin yüzüne tükürmekti.

Siz ne hakla darbe yapabilirsiniz?,diye yüzlerine haykırmak isterdim.

12 Darbecileri yargılanacakmış!

Nanikkkkk...

Ama bütün bu olan bitenlerin büyük bir orta oyunu olduğu ortadadır.

Adamlar mahkemeye gelmeye bile tenezzül etmiyorlar!

Bu nasıl yargılanmak mış öyle?

Hiç alakasız kişileri sabahın dördünde apar topar tutukluyorsunuz,

Vurulmaması gereken ellerine kelepçeleri vurup,sürükleyerek tutukluyorsunuz!

Bu darbeci Evren ve Şahinkaya neden evlerinden mahkemeye katılıyorlar?

Bu alçakların ne özellikleri var mış?
Bu durumu okuyabilenler bilirler ki,amaç darbecileri yargılamak değil,yargılıyormuş gibi yapmaktan ibarettir.
12 Eylül 1980 tarihinde gerçekleştirilen askeri darbenin sorumlularının yargılanmalarına başlandı.
Türkiye'nin dört bir yanından gelen ve çocuklarını,yakınlarını kaybeden,dönemin mağduru binlerce kişi adliye bahçesinde toplandı.
Adliye önünde adeta 12 Eylül mitingi yaşandı.
Sağlık sorunlarını gerekçe gösteren Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya duruşmaya katılmadı
Kenan Evren'in avukatı anayasa kitapçığını göstererek ''12 Eylül darbedir ancak bu mahkeme yetkisiz, Evren'i yargılayamaz'' dedi.
Mahkeme heyeti davanın düşürülmesini talebini reddetti.
7. Cumhurbaşkanı ve dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Kenan Evren ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya,Anayasal düzeni ortadan kaldırdıkları gerekçesiyle Ankara 12.Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor.
Düşüp kolunu kırdığı iddia edilen Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya sağlık durumlarını gerekçe göstererek ilk duruşmaya katılmayacaklarını bildirmişti.
İzdiham nedeniyle duruşma geç başladı.
Duruşmaya 60 müdahil avukatı ve 3 sanık avukatı katılıyor.
Mahkeme Başkanı ile BDP'li Ertuğrul Kürkçü arasında tartışma çıktı.
Duruşmanın başında,salondaki avukatlardan bir kısmının ayakta kalması üzerine mahkeme başkanı,
“Ben utanıyorum teklif etmeye ama,sanık yeri boş” dedi.
Avukatlar,“Boş kalsın” cevabını verirken,mahkeme başkanı,“Bazı avukatların o yönde talebi olmuştu,o yüzden” ifadesini kullandı.
Evren'in avukatı: Savunma yapmam,
Evren'in avukatı Acar,''12 Eylül 1980-83 arası Anayasa'nın teminatında'' dedi ve Anayasa kitapçığını göstererek ekledi: ''Bu anayasayı yargılayamazsınız.Bu mahkeme yetkisiz.''

Sanık avukatı savunmasında şunları söyledi:

''Yapılanların anayasal dayanağı var.12 Eylül darbedir ancak bu mahkeme yetkisiz.Beğenilsin ya da beğenilmesin,1982 Anayasası yürürlükte.Bu Anayasa'nın dikkate alınmaması durumunda,Türkiye'nin 11 Eylül 1980'e dönmesi gerekir.O zaman bu devletin hukuku 11 Eylül 1980'de kalmıştır.O tarihten bu yana kurulan bütün hükümetler de gayrimeşrudur.Eğer böyleyse,TBMM adına başvuruda bulunanlar da Cumhuriyet Senatosu'nu kurmalıdır.1982 Anayasası'nın hala yürürlükte tutulan maddeleri,sayın iddia makamını ve mahkemenizi bağlar.Hiç kimse Anayasa'nın bu hükümlerini yok sayamaz.

Rakamlarla 12 Eylül...
 
12 Eylül 1980 darbesinin türkiye için bilançosu ağır oldu. İşte rakamlarla 12 Eylül askeri darbesi...
 
12 Eylül Darbesi veya 1980 İhtilali, Türk Silahlı Kuvvetlerinin 12 Eylül 1980 günü emir-komuta zinciri içinde gerçekleştirdiği askeri müdahaledir. 27 Mayıs 1960 darbesi ve 12 Mart 1971 muhtırasının ardından Türkiye Cumhuriyeti tarihinde silahlı kuvvetlerin yönetime üçüncü açık müdahalesidir.

Bu müdahale ile Süleyman Demirel'in Başbakan'ı olduğu hükümet görevden alındı, Türkiye Büyük Millet Meclisi lağvedildi, 1970 sonrasında değiştirilen 1961 Anayasası tamamen rafa kaldırıldı ve Türkiye siyasetinin yeniden tasarlandığı bir askeri dönem başladı. Bu dönem yaklaşık dokuz yıl sürdü. 12 Eylül 1980 ardından partiler lağvedildi, parti liderleri önce askeri üslerde gözetim altında tutuldu, ardından yargılandı.

Teoride darbe bu şekilde işlemişti. Ama pratikte durum farklıydı. 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi'nin Türkiye için bilançosu çok ağır oldu;

* 650000 kişi gözaltına alındı
* 1 milyon 683 bin kişi fişlendi
* Açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı
* 7 bin kişi için idam cezası istendi
* 517 kişiye idam cezası verildi
* Haklarında idam cezası verilenlerden 50'si asıldı (26 siyasi suçlu, 23 adli suçlu, 1'i Asala militanı)
* İdamları istenen 259 kişinin dosyası Meclis'e gönderildi
* 71 bin kişi TCK'nin 141, 142 ve 163 maddelerinden yargılandı
* 98 bin 404 kişi örgüt üyesi olmak suçundan yargılandı
* 388 bin kişiye pasaport verilmedi
* 30 bin kişi sakıncalı olduğu için işten atıldı
* 14 bin kişi yurttaşlıktan çıkarıldı
* 30 bin kişi siyasi mülteci olarak yurtdışına gitti
* 300 kişi kuşkulu bir şekilde öldü
* 171 kişinin işkenceden öldüğü belgelendi
* 937 film sakıncalı bulunduğu için yasaklandı
* 23 bin 677 derneğin faaliyeti durduruldu
* 3 bin 854 öğretmen, üniversitede görevli 120 öğretim üyesi ve 47 hakimin işine son verildi
* 400 gazeteci için toplam 4 bin yıl hapis cezası istendi
* Gazetecilere 3 bin 315 yıl 6 ay hapis cezası verildi
* 31 gazeteci cezaevine girdi
* 300 gazeteci saldırıya uğradı
* 3 gazeteci silahla öldürüldü
* Gazeteler 300 gün yayın yapamadı
* 13 büyük gazete için 303 dava açıldı
* 39 ton gazete ve dergi imha edildi
* Cezaevlerinde toplam 299 kişi yaşamını yitirdi
* 144 kişi kuşkulu bir şekilde öldü
* 14 kişi açlık grevinde öldü
* 16 kişi (kaçarken) vuruldu
* 95 kişi (çatışmada) öldü
* 73 kişiye (doğal ölüm raporu) verildi
* 43 kişinin (intihar ettiği) bildirildi.

Ve Evren mahkemeye bile getirele/miyor!
 
Sizde bu oyunu oyunu yutuyorsunuz öyle mi?
 

Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster