Görele Sol Platformu | "Başımıza gelenler bizdendir"

Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 20 Ağustos 2018
Geçerli Tarih: 04 Mayıs 2024, 13:33
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=26836

Başımıza gelebilecek en büyük felaket ve belaların, başkalarının hakkına ve hukukuna yapacağımız saldırılardan gelebileceğini eğer kendimize anlatabilseydik, inanın bugün yaşadığımız bir çok felaketler başımıza gelmeyebilir, birçok olumsuz olaylarla da karşı karşıya kalmayabilirdik. Dünyamız asla haksızlık yapanlara, adaletsiz davrananlara,hak hukuk tanımayanlara, hırsızlara, tecavüzcülere kalıcı huzur göstermez. Çünkü dünya haksızlık, bozgunculuk ve zalimlik üzerine yaratılmamıştır da ondan. Ayrıca zulmetmek, musibetlerin kapısını açar ve zulme uğrayanların feryatlarını göğe çıkarır. Hangi inançtan olursa olsun, hangi renk ve düşünce yapısına sahip olursa olsun, zulme uğrayan insanlarla Evrenin Sahibi arasında hiçbir perde yoktur.

Evrenin Sahibi insanlar arasında hiçbir ayrım yapmadan onların dualarını ve isteklerini geri çevirmez. Her canlının hakkı kutsaldır ve kimse bu hakları gasp ederek huzur bulacağını sanmamalıdır. Huzuru olmayan veya bozulan toplumlar, ruhi ve bedeni sıkıntı yaşarlar, sağlıkları bozulur, felaketlerle karşı karşıya gelir, işleri de hep ters gider.

Zalimlerden, huzuru bozanlardan kurtulmanın yolu, zulme uğramaktan kaçınmakla olur. Bunun için de, zalimlere ve huzuru bozanlara verilen fırsatların sona erdirilmesi gerekir. Zalimin süslü laflarına, aldatıcı gülüşlerine,güler yüzüne ve tatlı diline inanmadan ve kanmadan önce, bir düşünmek, sormak ve sorgulamak da gerekir. Bir Çin ata sözü der ki: "Biri beni bir defa kandırırsa, o onun zayıflığıdır, ama beni iki defa kandırırsa, oda benim aptallığımdır" Peygamber Efendimiz'de şöyle dua etmiştir: "Allah'ım, zulmetmekten ve zulme uğramaktan Sana sığınırım" ve ayrıca, "Kim bir zalime yardım ederse, Allah o zalimi onun başına bela yapar" diyor.

Bir toplum için en büyük felaket, yıkımlara, tahribatlara, zulümlere ve haksızlıklara duyarsız kalındığında doğacaktır. Zulümlere ve haksızlıklara duyarsız olanlar da zulümlere ortaktırlar ve dualarının kabul edilmesini bekleyemezler. Mazlumlar, haksızlığa uğrayanlar köşelerinde kırılmış gönüllerle gözyaşları içinde inim inim inlerken,Allah'a yapılan duaların kabul olunacağını sanmak, ilahi adalete inanmamaktır. Cenab-ı Allah bir Ayetinde insanlara şöyle seslenir:"Zulmedenlere en küçük bir eğilim dahi göstermeyin, yoksa ateş size de dokunur" (Hud Suresi 113) Zulme uğrayan, baskı gören,korkutulan ve her şeyden çekinir hale gelen insanlar,bir zaman sonra her şeylerini de kaybeder hale geleceklerdir.

İnsanları korkutmak ve konuşmaya bile çekinir hale getirmek, her istediğini yaptırmak ve onları köle gibi kullanmak zulm değil de nedir acaba? Zulüm gören insanlardan verimli işler yapmaları beklenebilir mi? Her zaman güzellikten yana olandan, kimseyi üzmeyen, korkutmayan, seven ve sevilen insanlardan verimli işler beklenir. En büyük başarıyı yakalamak için bütün güçleriyle mücadele ederler ve en büyük mücadele de nefis mücadelesi ve o mücadeleyi mutlaka kazanmayı başarma mücadelesi olduğunu da bilerek hareket ederler.

Aklımız, vicdanımız, nefsimiz ve kalbimiz arasında bitmek bilmeyen istekler ve arzular yaşayabiliriz. Bazen de olmadık şeyler de isteyebiliriz. Ama hayat, arzular ve isteklerin yerine gelmesinden veya getirilmesinden çok, iyi insan olabilmeyi arzulamak ve istemeyi başarabilmektir. Bazen hayatın her alanında öfkelenebiliriz ve en küçük münakaşalar kavgaya döner, hatta bu kavgalar ölümle sonuçlanabilir.Ancak,bu kötü isteklerden ve kötülerden kendimizi arındırmayı ve korumayı aklımızın da yardımıyla başarabiliriz. Unutulmamalıdır ki, kalbimizden geçebilecek, dilimizden çıkabilecek tüm iyi ve kötü istekler her an gerçekleşebilir ihtimalinin var olmasıdır.

Başarıya başarılar katacaksak, dünyada her konuda söz sahibi olacaksak, istediklerimizi almaya layık olmak istiyorsak, bize verilmiş olanları kaybetmeyi hak etmemiş olmalıyız. Alamıyorum, yapamıyorum, kazanamıyorum, başaramıyorum... dememek için, elimizdekilerin kıymetini bilmeliyiz. Ama, zulmetmeden, hak ve hukuk gaspı yapmadan,doğayı tahrip etmeden, yalan söylemeden ve iftira atmadan, kimsenin de kalbini kırmadan, yani "Başımıza gelenler bizdendir” diyecek duruma gelmeden, bütün milletlerin kanını emen, etini yiyen asalak oligarşisine karşı bütün gücümüzle direnmeliyiz ve mutlaka galip geleceğimize kendimizi inandırmalıyız. Kazanacağına inanan toplumların yolu, sevgi, barış, iyilik, güzellik ve başarı kapısına çıkacak ve o kapıyı mutlaka açık bulacaktır. Herkesin Kurban Bayramını kutlar, sevgi kapınız hep açık olsun dileklerimle saygılar sunarım.