Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Gizle
Açıklama: Acı veren uterus fibroidlerden (miyom) dolayı risk altında mısınız?
Kategori: Sağlık-Beslenme
Eklenme Tarihi: 10 Ağustos 2016
Geçerli Tarih: 18 Nisan 2024, 13:58
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/haber_detay.asp?haberID=23525
Her 4 kadından 3'ü bu
hastalığı taşıyor
Acı veren uterus
fibroidlerden (miyom) dolayı risk altında mısınız?
Sizi kısır
bırakabilir, düşük yapma riskinizi arttırabilir ve ağır kanamalara sebebiyet
verebilir. Her 4 kadından 3’ünde bu rahatsızlık görülüyor.
• 50 yaşından önce her
4 Amerikalı kadından 3’ünde ur meydana geliyor.
• Fibroidler, uterusun
kas duvarında gelişen selim tümörlerdir.
• Ağır kanamaya,
acıya, kısırlığa ve düşük yapma risklerinin artmasına yol açar.
• Doktorlara göre
ABD’deki en yaygın tedavi yöntemi histeroktomidir.
• Ancak yeni denemeler
ümit verici sonuçları da beraberinde getirmiş olup oral terapi yöntemleriyle
umutları yeşertiyor.
• Uzmanlar bu
çalışmayı birçok kadın açısından “ileriye doğru atılan heyecan verici bir adım”
olarak niteleyip taktir ediyor.
Amerika’da yüz
binlerce kadın fibroid tanısı aldığından, hâlihazırdaki tedavi seçeneklerinin
sayısı pek de fazla değildir.
Her dört kadından
üçünde, yaşamın bazı evrelerinde rahimdeki duvar kaslarında bu iyi huylu tümör
ortaya çıkar. 20'li ya da 30'lu yaşlarındayken bu tanıyı alanlarda, kişilerin
kısır kalması gibi bir tehdit söz konusudur.
Şu ana kadar sadece
envazif cerrahi kanser dışı tümör büyümelerini engellemiş olup bir çok durumda
olduğu gibi bu sancılı şartları iyileştirebilen tek tedavi yöntemi
histeroktomidir. Ancak şimdilerde yeni bir çalışma uterus fibroid görülen kadınlar
için umut ışığı olmuştur.
Fibroidlere karşı yeni
bir oral ilaç bulundu ve ABD’de fibroidden şikayetçi kadınlara ilk defa ve
envazif olmayan uzun vadede bir tedavi seçeneği sundu.
Çalışmalara göre dört
Amerikalı kadından üçünde 50 yaşına kadar uterine fibroid görülüyor. Şu ana
kadar tedavinin ana yöntemi olarak envazif cerrahi prosedürler ele alınıyordu.
Ancak günümüzdeki çalışmaların sonucunda ortaya çıkan ve ağızdan alınan bir
ilaç, milyonlarca kadına ümit aşılıyor.
Fibroid uzmanlarından
Augusta Üniversitesi’nde kadın doğum uzmanı olan Dr. Ayman Al-Hendy, Daily Mail Online’a bu gelişmeleri
bu alanda “heyecan verici” olarak nitelendiriyor.
Miyom olarak da
bilenen uterus fibroidler, ABD’de kadınların 50 yaşına kadar yaklaşık yüzde
80’nini etkileyen ve yaygın olarak görülen selim bir tümördür. Tümörün
oluşturduğu rahatsızlıklar, ülkede histeroktomi mevcudiyetinin ana sebebi
olmakla birlikte bir sene içerisinde ekonomiye olan maliyeti 34 milyar doları
bulunuyor. Tümörler uterusun duvar kasının içinde veya etrafında büyüyen kas
hücreleri ve diğer dokulardan meydana geliyor.
Uterus fibroidlerin
semptomları hafif dereceden başlayıp ileri dereceye kadar olmak üzere geniş bir
aralık içerisinde olup kadınların günlük işlevi üzerinde etki yaratma
potansiyeline sahiptir. Dr. Al-Hendy fibroidlerin kanser gibi olmadığını
söylüyor “ Bir kadının hayatı üzerine şiddetli bir etkisi olabilir ve çok
farklı semptomlar içerebilir.”
RAHMİNİZDE MİYOM OLDUĞUNU NASIL ANLARSINIZ?
Dr-Al Hendy, fibroidden
şikayetçi olan bir kadında en yaygın semptomun ağır vajinal kanama olduğunu
söylüyor. Bir hasta normal regl dönemlerinde bir değişiklikten şikâyet ediyorsa
belirti olabileceğine dikkat çekiyor. Daily Mail Online’a verdiği röportajda
şöyle belirtiyor: “Regl dönemim normalde 4 ila 5 gün arasında sürerken
şimdilerde 8 ila 9 gün sürüyor” şeklinde şikayetlerini dile getirebilirler.
Bunun yanı sıra,
kanamanın şiddeti öyle bir düzeye ulaşmıştır ki pedlerini daha sık, her birkaç
saatte bir değiştirmek durumunda kalıyor olabilirler. Hatta bazen kanama çok
yoğun olduğundan üstleri bile kirlenebilir.”
Durumun şiddetine göre
değişmekle birlikte, bir kadının ay boyunca regl dönemlerinde ara olmaksızın
devamlı kanama geçireceği vakalar da olabilir. Diğer vakalarda Dr. Al-Hendy
kadınların regl dönemleri arasında ağır kanamaya maruz kalabileceklerini
açıkladı.
Bundan başka, daha
nadir görülen semptomlar ise şunlardır:
• Pelvik acı veya
baskı-Dr. Al Hendy fibroidlerin bulunduğu yere bağlı olarak kadınların abdomen
bölgesinde acı duyabileceklerini söylüyor.
• Sık sık idrara
çıkma-Eğer fibroidler kadının idrar kesesine baskı uygularsa, kadında sık sık
idrara çıkma isteği doğar.
• İdrar kesesini
boşaltmakta zorluk çekme
• Konstipasyon
• Bel ve bacak ağrısı
Bunlara ek olarak
uterus fibroid teşhisi konulması kadınların sağlığı üzerine çeşitli yollardan
etki edebilir. Dr. Al-Hendy teşhisin oluşturduğu şartların kadınların
doğurganlığı üzerinde belirgin bir etkisi olduğunu söylüyor: Bu durumu
“Fibroidler düşük yapma riskini arttırır” cümlesiyle açıklıyor. İyi halli
tümörler rahmin duvarlarına yapışarak uterusun boşluğunu doldurduğu için düşük
yapma olasılığının artacağını söylüyor. Ek olarak hamileliği son dönemine kadar
sürdüren kadınların durumunda fibroidler sezaryen doğum riskini ve doğum
sırasında aşırı kanama riskini artırır. Dr Al-Hendy: “Gerçekten de çok
tehlikeli bir hal alabilirler” şeklinde ifade ediyor.
KİMLER RİSK ALTINDA?
Dr. Al-Hendy,
fibroidlerin çok ama çok yaygın görüldüğünü söylüyor. 50 yaşına kadar Amerikalı
kadınların yüzde 80’ine bu rahatsızlığın teşhisi konuldu. Araştırmalar, uterus
fibroidlerin oluşma sıklığının Afrika kökenli Amerikalı kadınlarda daha yaygın
olduğunu söylüyor. Dr Al-Hendy, Daily Mail Online’a Afrika kökenli Amerikalı
kadınlarda, akranlarına oranla çok daha erken dönemde, 20li yaşlarda bile,
uterus fibroid görüldüğünden bahsetti. Bu durumda olan kadınlar için şartlar
30’una ve 40’ına geldiklerinde çok daha zor bir hale bürünüyor.
Doğurganlık çağına
ulaşmış her kadın risk altındayken çalışmalar Afrika kökenli Amerikalı
kadınların daha büyük bir risk altında olduklarını ve daha genç bir yaşta
uterus fibroid gelişebileceğini gösteriyor. Buna ek olarak bir kadın, eğer
annesinde veya kız kardeşinde daha önceden teşhis konulmuşsa, bilim adamları
tarafından arada genetik bir bağ olduğu düşüncesi sebebiyle daha da fazla risk
altındadır. Regl dönemine erken yaşta giren kadınlarda, kırmızı eti fazla ancak
yeşil sebzeleri az tüketen kadınlarda ve içki içen kadınlarda bu risk daha
fazladır.
FİBROİDLERE NELER YOL AÇAR?
Doktorlar fibroidlere
yol açan sebepleri tam olarak bilmemekle beraber, geçmiş araştırmalar birkaç
olasılığa işaret ediyor
Genetik
değişikliklerin muhtemel bir sebep olduğu düşünülüyor. Çoğu fibroid, normal
uterus hücrelerinden ayrılan bir yapı sergiler ve genlerdeki değişikliklerle
bağlantılıdır.
Ek olarak, bilim
adamları bu durumların ailelerde ortaya çıkabileceğini ve özdeş ikizlerin özdeş
olmayan ikizlere oranla her ikisine de teşhis konma şansının daha fazla
olduğunu gözlemledi.
Aynı zamanda hormonlar
da bu süreçte rol oynayabilir.
Östrojen ve
progesteron (kadın hormonları) fibroidlerin oluşmasına katkı sağlıyor.
Bu iki hormon
üretiminin daha fazla olduğu kadınların daha büyük bir risk altında oldukları
düşünülüyor.
Kadınlar menopoza
girip bu hormonların üretim hızı önemli derecede düşünce fibroidlerin oluşma
sıklığı da azalma eğilimine giriyor.
ABD’de en yaygın tedavi
yöntemi ise kadının doğurganlığını ortadan kaldıran histeroktomidir. Çocuk
sahibi olma şanslarından yaşlanana kadar feragat eden kadınların sayısı gün
geçtikçe arttığından, uzmanlar alternatif tedavi çözümlerine yönelik arayışın
da arttığını ifade ediyor.
TEDAVİSİ MÜMKÜN MÜ?
Dr Al-Hendy şu anki
mevcut şartlarda ABD’de fibroidleri tedavi edebilen yöntemler arasında sadece
envazif cerrahi veya diğer cerrahi prosedürler çevresinde konu alındığını
açıklıyor.
Bir çok durumda
doktorların bu selim tümörlerin büyümesini durdurmak için histeroktomiye
başvurmak zorunda kaldığını açıklıyor. Tek kalıcı tedavi yönteminin bu olduğunu
belirtiyor. Ancak bu yöntemin büyük bir operasyon olduğunu ve doğum yapmayı
engellediği için genç yaştaki hastalar için karar vermenin ne kadar zor
olduğunu söylüyor.
Bir diğer yaygın
tedavi yöntemi ise miyomektomi olarak bilinen bir işlemdir.
Bu yöntemde fibroidler
uterusdan alınıyor ama uterus yerinde bırakılıyor. Histeroktomi kadar nihai bir
sonuç vermediği için bu işlem uterusda yara dokusu gibi komplikasyonlara
sebebiyet verebiliyor.
Ancak Dr.Al-Hendy,
oral alternatifleri araştırmanın, heyecan verici olduğunu belirtiyor.
Oral yolla alınan bir
ilaç olan “ulipristal acetate” denemelerini yürüten Allergan şirketinin yapılan
son denemesini referans olarak alıyor. Daily Mail Online’a verdiği röportajda
şunu belirtiyor: “ Teşhis konulan kadınlara oral bir tedavi yöntemi sunabilir
ve bu durum potansiyel olarak heyecan verici.”
Yapılan denemelerde
toplam 157 denekten 101’ine rastgele ilaç verilirken 56 deneğe plasebo verildi.
Allergan: “ Sonuçlara bakıldığında, ilaç tedavisinde plaseboya kıyasla anlamlı
sonuçlar alındı” diyerek özetliyor.
Bir ilaç firması olan
Allergan tarafından yapılan yeni bir çalışmada, oral tedavi için ümit vadedici
sonuçlarla karşılaşıldı. Uzmanlar,
oral ilaç tedavisinin milyonlarca kadına ümit veren, ileriye dönük heyecan
verici bir gelişme olduğunu belirtti.
Uzmanlar en
önemlisinin, plasebo alanlara nazaran, ilacı alan kadınların sayılarının önemli
bir bölümünde kanamaların tamamıyla kaybolması olduğunu belirttiler.
Allergan ile çalışan
Gedeon Richter Plc.’de Araştırma Müdürü Dr.Istvan Greiner: “Bu rahatsızlıktan
yakınan birçok kadına medikal terapi sağlayabileceğini kanıtladığından,
ulipristal acetate ile almış olduğumuz bu önemli adım karşısında çok mutluyuz.”
Dr Al-Hendy cümlesine
şöyle devam ediyor: “ Bu ve diğer araştırmalar, bazı kadınların bu ilacı
güvenle kullanabileceğine ve hem kolay hem de hızlı bir tedavi olup hastalığı
durdurabileceğine bir kanıt niteliğindedir. Bu konsept gerek şahsım adına
gerekse araştırmacılarım adına son derece heyecan verici. Gerçekten heyecan
verici ve umarım ki bunu daha ileriye taşıyarak kadınlar için oral formda
geçerli bir tedavi yöntemine ulaşmış olacağız”.
Avrupa’da oral
tedavinin mevcut olduğunu, yapılan çalışmaların ABD’de türünün ilk örneği
olduğunu da belirtiyor.
Kariyerlerine
odaklanmak için çocuk doğurmayı geciktiren kadınların sayısı arttıkça,
önümüzdeki 20 ila 30 sene içerisinde uterus fibroidlerin büyüyen bir sorun
olacağını söylüyor.
Dr. Al-Hendy Gürcistan’ın Augusta şehrinde ortalama 20-25 hastanın (ağırlıklı olarak yaşlı kadınlar) her hafta uterus fibroid sebebiyle hastaneye başvurduğunu belirtiyor.
http://kadin.mynet.com/saglikli/kadin-sagligi/28701-her-4-kadindan-3u-bu-hastaligi-tasiyor-.html?start=5