Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster
Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 28 Nisan 2016
Geçerli Tarih: 08 Mayıs 2024, 01:43
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=22995
ANAYASA NASIL YAPILIR?
Türkiye’nin;
bazılarına göre yeni, bazılarına göre sivil bir anayasaya ihtiyacı var.
Bu konuda herkes aynı
görüşte ama bundan sonra bir türlü görüş birliği sağlanamıyor. Her siyasi görüş
kendisine göre bir anayasa istiyor.
Komisyonlar
toplanıyor, komisyonlar dağılıyor ama bir ortak anayasada uzlaşamıyorlar. Yakın
geçmişimizde toplandığının hemen ertesi günü dağılan bir komisyona daha tanık
olduk.
Aslında çoğu konularda
anlaşıldığı biliniyor ancak yönetim değişikliği ve artık adı da açıkça söylenen
başkanlık sistemine geçme ısrarı çalışmaların önünü tıkayan en önemli neden
olarak da biliniyor.
Öyleyse şimdi ne
olacak?
Görüldüğü kadarıyla
hükümeti oluşturan Adalet ve Kalkınma Partisi kendi anayasa taslağını
hazırlıyor. Başbakan Davutoğlu akademisyenlerden ve siyasilerden oluşturduğu
beş ayrı grupla görüşerek bir takvim ortaya koymuş.
Gazetelerden
edindiğimiz bilgilere göre, bu heyete bir perspektif verilecek ve önümüzdeki
bir ay içerisinde anayasanın yazımı tamamlanacak.
Bu metin partinin
yetkili kurullarında tartışılarak iki- üç ay içerisinde kamuoyunun önüne
gelecek. Sayın Cumhurbaşkanı’nın görüşleri alınacak, tanıtım gezileri
düzenlenecek.
Bu çalışma bizlere
1982 Anayasası’nın nasıl yapıldığını hatırlattı.
Hani şu değiştirmek
istediğimiz anayasa… Oradaki yöntem de buna benziyordu!
Biraz hatırlayalım
1982 Anayasası’nın yapılışını!
Devleti 12 Eylül 1980
de yönetime el koyan Milli Güvenlik Konsey yönetiyordu. Konseyin en üst
yöneticisi de Kenan Evren’di.
Milli Güvenlik Konseyi
160 kişilik Danışma Meclisi oluşturdu. Bunların arasından da 15 üyeli bir
Anayasa Komisyonu oluşturuldu. Komisyonun başında Prof. Dr. Orhan Aldıkaçtı
vardı. 1982 Anayasası’nı bu 15 kişilik komisyon yazdı.
Her maddeyi Milli
Güvenlik Konseyi ve Kenan Evren’e danışarak yazdı. Yani darbe yönetimiyle
istişare ederek!
Anayasanın yazım işi
bittiğinde Danışma Meclisinde müzakere edildi ve halkoyuna sunuldu.
Kenan Evren meydan
meydan dolaşıp anayasayı halka tanıtım konuşmaları yaptı. Televizyon bu kadar
yaygın değildi, sadece devlet televizyonu ve radyosu vardı. Bu konuşmalar
radyodan ve televizyondan yayınlandı.
Yapılan
halkoylamasında yüzde 91. 37 evet oyu alarak yürürlüğe girdi.
Bu anayasanın ilginç
bazı özellikleri de vardı: Mesela askeri yönetimin başındaki Kenen Evren bu
oylamayla kendisini cumhurbaşkanı seçtirdi. Halkın seçtiği ilk cumhurbaşkanı
oldu.
Mesela, anayasaya
koydurduğu geçici bir medde ile darbe yapan Milli Güvenlik Konseyi üyelerinin
eylemlerinden ve işlemlerinden dolayı yargılanamayacağı hükmünü getirdi.
En önemlisi, kendisi
cumhurbaşkanı olacağı için cumhurbaşkanına olağan üstü yetkiler tanıdı. Bu gün
Sayın Erdoğan’ın kullandığı yetkilerin hepsi Kenan Evren’in kendisi için
getirdiği yetkilerdir.
Daha sonra çeşitli
dönemlerde bazı değişiklikler yapıldı, geçici madde kaldırıldı ve darbe
yapanlara yargı yolu açıldı falan… Ama o anayasa böyle yapıldı.
Bugün 82 Anayasası’nı
darbe anayasası olarak tanımlıyoruz, yeni ve sivil bir anayasa yapalım diyoruz
ancak kullandığımız yol ve yöntemlerin bire bir aynı olduğunu görüyoruz.
Herhalde anayasa
yapmanın bir başka yolu yok bizim ülkemizde.
1982 den buyana çok
şey değişmemiş Türkiye’de…