Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster
Açıklama: Mahkeme kararıyla aynı güne 3 ayrı Bilirkişi İncelemesi yapılmak istenince HES Keşfi, 3 güne yayıldı.
Kategori: Çevre
Eklenme Tarihi: 01 Nisan 2016
Geçerli Tarih: 28 Mart 2024, 20:10
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/haber_detay.asp?haberID=22859
Üç Günlük HES Keşfi!
İki Ayrı Davada Kesinleşen 2 İptal Kararı Olan Ambarlık HES'e 2.Kez
Olumlu ÇED Raporu Veren Bakanlık Yargı Kararlarına Direnirken, İptal
Kararlarını Veren Rize İdare Mahkemesi Aynı HES'e 3.Keşfi de Yaptırdı...
Kamuoyunda 'yurttaş Kazım' olarak bilinen 72 yaşındaki Kazım Delal, ineğini satıp banka kredisi çekerek dava açtığı ve iptal ettirdiği HES projelerine karşı mücadelesini sürdürüyor.
Delal ve arkadaşlarınca 3.kez dava
açılan HES projesi için Küçükçayır Köyünde 3.kez Bilirkişi İncelemesi yapıldı.
Mahkeme kararıyla aynı güne 3 ayrı Bilirkişi İncelemesi yapılmak
istenince HES Keşfi, 3 güne yayıldı.
Süreç Nasıl Başladı
Özellikle HES'lere karşı açılan davalardaki yargı kararlarını yok
sayarak, yasalara ve hukuka karşı süreçleri işleterek suç işlemeye devam eden
Bakanlık, 2 ayrı davada kesinleşmiş 2 ayrı iptal davası olan Ambarlık 1-2
regülatörleri ve HES için yeniden süreç işleterek, 2.kez ÇED Olumlu Raporu
verdi.
İnek Sattıran Dava
Yurttaş Kazım ve akrabaları tarafından, Bakanlıkça son kez verilen 'ÇED
Gerekli Değildir' kararına karşı Rize İdare Mahkemesinde açılan ilk davada,
kararın iptali istendi. Mahkemenin, 2013'teki iptal kararına karşı yapılan
itirazın Danıştay'ın reddetmesiyle iptal kararı kesinleşti.
Yurttaş Kazım, bu davayı açabilmek ve Bilirkişi ücretini ödeyebilmek
için ahırındaki ineğini satmıştı.
İspanyol Firma
Bu davanın 'iptal kararıyla sonuçlanacağının netleştiği' son aşamasına
doğru, HES projesinde firma değişikliği yapıldı ve Redaş firması haklarını,
aynı kişilerce kurulan ve büyük ortağı İspanyol Essentium SL isimli firma olan
Ambarlık isimli firmaya devretti. Firmanın, aynı HES projesi için başvurduğu
Bakanlık, bu kez 'ÇED Gerekli' kararı vererek, yargı süreci devam eden HES için
ÇED süreci başlattı ve ÇED Olumlu Raporu verdi.
Yargı Süreci İşlerken ÇED Raporu
Yurttaş Kazım ve akrabaları bu kez banka kredisi kullanarak, Bakanlığın
verdiği bu ÇED Raporuna karşı da Rize İdare Mahkemesinde 'İptal' davası açtı.
Mahkemenin bu davada da 2015'te verdiği, 'Bütüncül Havza Planı yapılmadan
hiçbir işlem tesis edilemez' hükümlü iptal kararına Bakanlık ve firmanın itiraz
etmesi üzerine Danıştay, bu iptal kararını da onaylayarak kesinleştirdi.
Bu süreçte Bakanlık, bu davanın sonuçlanmasını beklemeden ÇED sürecini
yeniden işleterek, 2.kez ÇED Olumlu Raporu verdi. Kazım Delal ve arkadaşları
yaşam savunucularının da desteğiyle bir kez daha Rize İdare Mahkemesinde aynı
projeye karşı 3.davayı da açtı.
Kesinleşen Dava Konusuna Bilirkişi
Her iki davada aynı yer için 2 ayrı Bilirkişi Raporu bulunan aynı proje
için 2 ayrı iptal kararı veren ve bu kararları kesinleşen Rize İdare Mahkemesi,
aynı projeye karşı açılan 3.iptal davasında da bir kez daha 'Bilirkişi
İncelemesine' karar vererek, adeta kesinleşmiş kendi kararlarını da yok saydı!
Yurttaş Kazım, bir yandan bu HES davası devam ederken, diğer yandan da
köyü olan Küçükçayır Köyü (Andon) sınırları içerisinde açılmak istenen
taşocakları ve konkasör tesisleri için de, Rize Valiliği tarafından verilen
'ÇED Gerekli Değildir' kararlarına karşı Rize İdare Mahkemesinde 2 ayrı dava
açtı.
300 Bin Nüfusun İçme Suyuna HES
Mahkeme bu 2 iptal davasında da Bilirkişi İncelemesi yapılmasına
hükmetti ve Rize kent merkezi dahil 9 belediye ile 26 köyün, yaklaşık 300 bin
kişilik nüfusun içme suyunun sağlandığı Andon'daki, projeler için 3 ayrı keşfin
de aynı günde, 25 Mart Cuma günü yapılmasını kararlaştırdı. Yurttaş Kazım ve
arkadaşları ile Küçükçayır Köyü Muhtarlığı, bu süreç sırasında 3 ayrı Keşif
için belirlenen yaklaşık 20 bin liralık Bilirkişi ücretini, çevreciler ve yaşam
savunucularının desteğiyle kısım kısım yatırabildi.
İçme Suyu Havzasında HES ve Taşocağı
DSİ tarafından 'içme suyu havzası' olarak ilan edilen ve içme suyu
tesislerinin de bulunduğu Taşlıdere Havzasının Salarha Vadisi, Küçükçayır ve
Ambarlık Köylerinde yapılması planlanan
3 ayrı Keşif için 25 Mart Cuma sabahı 09.00'da Rize Adliyesi önünde bekleyen
Yurttaş Kazım ve arkadaşları, avukatları Yakup Okumuşoğlu ile birlikte, Keşif
Heyetinin gelmemesi üzerine saat 11.30'da tutanak tutarak Rize İdare
Mahkemesine itiraz etti. Mahkeme, Keşfin 14.00'a ertelendiğini açıkladı.
Yurttaş Kazım'a Saldırı
Adliye önündeki bekleyiş sırasında, HES şirketinin avukatı olduğu ve
daha önce de Bakanlıkta görev yaptığı öğrenilen Av.Davut Oğuz, gazetecilere
konuyu anlatan 72 yaşındaki Kazım Delal'e, sözlü sataşmada bulunarak, şov
yapmakla suçladı ve hakaret etti. Av.Oğuz, birlikte oturduğu Rize Çevre ve
Şehircilik Müdürü ile personelinin araya girmesiyle bölgeden uzaklaştırıldı.
Keşif Heyeti Gelmedi
Uçağı kaçırdığı öğrenilen, Gazi Ü.Eğ.Fak.Biyoloji Anabilim Dalı
Hidrobiyoloji Uzm.Prof.Dr. Tahir Atıcı ile aynı bölümden Çevre Mühendisi
Doç.Dr.Beril Akın ve Ankara Ü.Müh.Fak.Jeoloji Müh.Bölümünden Doç.Dr. Mustafa
Fener'in yer aldığı Bilirkişi Heyetinin, saat 14.30 civarında gelesiyle bölgeye
hareket edildi.
Andon İçe Suyu Tesislerinin hemen 50 metre mesafedeki taşocağı ve
konkasör tesislerinde ancak saat16.00'da başlayan Keşif, daha sonra aynı
firmanın, yine Küçükçayır Köyü Delaller Mahallesi sınırları içerisindeki diğer
konkasör tesisleri bölgesinde devam etti.
Karanlıkta Bilirkişi İncelemesi
HES çalışmaları ve tünellerinin yapıldığı vadide bastıran karanlıkla
birlikte 'biyolojik çeşitlilik, fauna ve flora araştırmasıyla, hidrobiyolojik
ve jeolojik değerlendirmeler' yapmaya çalışan Keşif Heyeti, HES projesinin ana
merkezleri olan Andon Suyu İçme Tesisleri bölgesi, Paşaçukur Deresi ve
Küçükçayır Köyü merkezinde inceleme yapmadan, HES binası alanında inceleme
yapmak istedi.
Vicdanınıza Sesleniyoruz
Keşfe, gece karanlığında deva edilemeyeceğini, akşam saatlerinin
ilerlemesiyle vadinin kuytuluklarında gerekli sağlıklı incelemenin
yapılamayacağını anlatan Yurttaş Kazım, "Biz Mahkeme ile bilim
insanlarının vicdanlı olduklarını biliyor ve elimizdeki bütün belge ve
bilgiler, yaşadığımız bu doğal alanların bütün gerçekliğiyle vicdanlarına
sesleniyoruz. Bu doğrultuda da, hukuka ve bilime, gerçeklere uygun bir rapor
hazırlanması ve karar verilmesini bekliyoruz" dedi.
Gazetecilere Saldırı
Bu sırada, HES ve taşocağı şirketinin taraftarı olduğu ifade edilen
bazı gençler, heyetle birlikte bulunan Mahkeme mübaşirinin agresif uyarılarıyla
birlikte karanlıkta keşif yapan heyetin fotoğrafları çekilerek, kayda alındığı
gerekçesiyle, gazetecilere ve davacı yakınlarına saldırdı. Jandarma ekiplerinin
güvenlik önlemi aldığı yerde araya diğer köylüler girerek, saldırganları
uzaklaştırdı.
Ertesi Güne Devam
Projelere karşı açılan davalara müdahil olan Küçükçayır Köyü Muhtarı
Recep Ali Çil, Yurttaş Kazım'ın kardeşi Nazım Delal ile davalar nedeniyle Rize
Belediyesindeki işinden atılan Yusuf Esir'in de itirazlarını değerlendiren
Mahkeme heyeti, havanın iyice karardığı saat 19.30'dan sonra Keşfin, ertesi gün
olan 26 Mart Cumartesi günü sabah 09.00'dan itibaren devam etmesine karar
verdi.
Rize İdare Mahkemesi'nin, Başkan Halil İbrahim Özgün'ün Naip Üye olarak
Başkanlık ettiği Heyet, bugüne kadar hiçbir HES ve benzeri projelere ilişkin
keşiflerde görülmeyen şekilde 26 Mart Cumartesi, davalı Çevre ve Şehircilik
Bakanlığı ile HES firması yetkilileri ile davacı köylülerle birlikte, Bilirkişi
İncelemesini tamamlamak üzere yeniden bölgeye hareket etti.
Su Kavuşumunda İnceleme
Keşfin 2.gününde ilk olarak Andon İçe Suyu Tesislerine su alınan,
İkizdere'nin Çağırankaya Yaylası eteklerinden doğan Poşut Deresi ile Askaroz
Deresinin buluştuğu su kavuşum noktasındaki Poşut Regülatörü bölgesinde
inceleme yapan heyet, daha sonra aynı tesise su sağlayan Ilıca Deresi
üzerindeki Ilıca Regülatörünün yer aldığı, Andon Ilıcaları mevkiinde de
inceleme yaptı.
Köylüler Konuştu
Buradaki incelemeler sırasında davacılardan Nazım Delal heyete,
yaklaşık 150 yıldır bölgede şifa kaynağı olarak bilinen Andon Ilıcalarındaki
maden suyunun özellikleri, bölgenin turizm alanı ve organik tarım kapsamında
olduğu yönünde bilgiler vererek, belgelerini sundu.
Davacılardan Yusuf Esir, aynı bölgede bir başka HES projesinin daha
planlandığını, ona karşı da dava açıldığını ve 22 Nisan'da da bu davanın
Keşfinin yapılacağını ifade ederek, bölgenin heyelanlı saha olduğunu, bu konuda
başvurular yapıldığını vurgulayarak ayrıca bölgedeki İçme Suyu Tesisleriyle
yaklaşık 300 bin kişinin su ihtiyacının karşılandığını kaydetti.
Can Suyunun Can Suyu
Andon İçme Suyu Tesislerinin yaklaşık 200 metre aşağısındaki Ambarlık-1
regülatörü sahasındaki incelemede konuşan davanın avukatı Yakup Okumuşoğlu,
aynı proje için daha önceden açılan 2 ayrı davada 2 kez iptal kararı
verildiğine dikkat çekerek, "Mahkemenizin son kararında, bu vadiyi de
içerisine alan Taşlıdere Havzasında yapılması planlanan 14 ayrı HES projesi ile
diğer tesislerin kümülatif etkilerinin değerlendirilmesi gerektiği ve aynı
zamanda Havza Planlaması yapılmadan vadilerde HES ve benzeri herhangi bir işlem
tesis edilemeyeceği vurgulanmış ve bu iptal kararı kesinleşmişti. Bununla
birlikte önceki iptal kararı ve bu kararlara dayanak oluşturan 2 ayrı Bilirkişi
raporunun da dikkate alınmasını istiyoruz" dedi.
Okumuşoğlu savunmasında ayrıca, "Bulunduğumuz noktadaki
regülatörle, 3 ayrı dereden alınan suyla beslenen İçme Suyu Tesislerinden dere
yatağına bırakılan yüzde 10'luk can suyu, bu noktadan alınacak ve geriye yine
yüzde 10 can suyu bırakılacak. Bunu da heyetinizin takdirine bırakıyoruz"
diye konuştu.
Kaçak Yol!
Keşif Heyeti daha sonra, üzerinde 2 ayrı içme suyu projesi bulunan
Paşaçur Deresi üzerindeki Ambarlık-2 regülatörü bölgesinde inceleme yaptı.
Heyet bölgeye, firma tarafından ruhsatsız olarak açıldığı ileri sürülen yoldan
arazi taşıtları ile ulaşmaya çalıştı. Dinamitlemelerle yaklaşım tünelleri ile
su iletim tünellerinin bir kısmının yapıldığı alandaki şimşir ağaçlarının büyük
bir kısmının kuruduğu dikkat çekti.
Köyde Çatlama ve Kayma
Heyet, buradaki incelemenin ardından Küçükçayır Köy merkezine giderek,
su iletim tünelleri ile yaklaşım tünellerinin geçirilmeye çalışıldığı alanlarda
inceleme yaptı. Köylüler heyete, köy içerisinde bazı bölgelerde zemin etüt
çalışması yapıldığı ancak malzemelerin olduğu gibi bırakıldığı, tünellerdeki
dinamitlemeler sırasında bazı evlerin duvarlarının çatladığı, camlarının
kırıldığı ve toprak kaymaları olduğunu ifade ederek, bunlarla ilgili şikayet ve
tutaklarını heyete verdi.
ÇED Raporu Bilimsellikten ve Gerçeklerden Uzak
Bilirkişi Heyeti, buradaki incelemenin ardından Ambarlık Köyü'ndeki HES
binası, yükleme havuzları ve diğer tesislerin yapılacağı bölgede inceleme
yaptı. Bölgenin daha önce Bakanlar Kurulu Kararıyla 'Afet Bölgesi' ilan
edildiğine dikkat çeken Avukat Yakup Okumuşoğlu, Bakanlığın Olumlu bulduğu ÇED
Raporunun, genel değerlendirmeler karşısında hiçbir şekilde bilimsel, hukuki,
yasal veriler ve bölgenin yaşamsal gerçekleriyle örtüşmediğini vurguladı.
Keşif, ancak 15.00 sıralarında tamamlanırken; bölgeye ilişkin diğer bilgi ve belgelerin, Keşif Heyetine verilmesi gereken dosyaların, 28 Mart Pazartesi, Mahkemeye sunulmasını kararlaştırıldı. İlgili dosya ve belgelerin dün Mahkeme heyetine teslim edilmesiyle 1 güne sığdırılmak istenen 3 ayrı Keşif de tamamlanmış oldu.
Haber : Ömer ŞAN