Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster
Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 24 Kasım 2015
Geçerli Tarih: 02 Mayıs 2024, 21:38
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=22280
ADLİ SİCİL VE ARŞİV
KAYDI NASIL SİLİNİR? - İbrahim ÇİÇEK İstanbul
C.Savcısı
5237 sayılı TCK’nun
kabulüyle 765 sayılı TCK’nundan farklı bir yaptırım rejimi benimsenmiş, benimsenen bu sisteme göre belli
bir suçtan mahkûmiyete bağlı olarak kişiyi ömür boyu belli haklardan yoksun bırakma
yaptırımı terk edilmiştir.
5237 sayılı TCK’nun
53. maddesindeki düzenlemeye göre tüm hak yoksunlukları cezanın veya güvenlik
tedbirinin infazının tamamlanması ile ortadan kalkmaktadır. Bir mahkûmiyete
bağlı hak yoksunluklarının mahkûm olunan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar
devam etmesi öngörülmüştür. Bu nedenle sadece hak yoksunluğu doğuran
kesinleşmiş fakat infaz edilmemiş mahkûmiyet karar özetleri adli sicile
kaydedilmektedir. Nitekim, 5352 sayılı Adli Sicil Kanuna göre, sadece
kesinleşmiş mahkûmiyet hükümleri adli sicile kaydedilmektedir. Cezanın
infazının tamamlanması, zamanaşımı ve genel af hallerinde adli sicildeki sabıka
kaydı silinmektedir.
5352 sayılı Adli Sicil
Kanuna göre, arşiv bilgileri ise, ilgilinin ölümü, kaydın girildiği tarihten 80
yıl geçmesi halinde ya da mahkeme kararı ile silinebileceği düzenlenmiş idi.
Anayasa Mahkemesi; 5352 sayılı Kanun’un 12. maddesinin (1) numaralı “Arşiv
bilgileri, ilgilinin ölümü üzerine ve her halde kaydın girildiği tarihten
itibaren seksen yılın geçmesiyle tamamen silinir.” fıkrasını 20.01.2011 tarih
ve 2008/44 Esas, 2011/21 Sayılı Karar ile iptal etmiştir. Anayasa Mahkemesi
aynı kararında, Anayasa’nın 76. maddesi ile özel kanunlarda yer alan bazı
suçlara ilişkin mahkûmiyet kayıtlarını silinme kapsamı dışında tutulması ile
ilgili hükmü ise, “İtiraz konusu kural, 5352 sayılı Kanun’un yürürlük
tarihinden önce işlenmiş suçlara ilişkin mahkûmiyet kararlarının adli sicil ve
arşivden silinmesini mümkün hale getirirken, Anayasa’nın 76. maddesi ile özel
kanunlarda yer alan bazı suçlara ilişkin mahkumiyet kayıtlarını kapsam dışında
tutmuştur. 5352 sayılı Kanun’un 12. maddesinin (1) numaralı fıkrasına ilişkin
gerekçelerle, itiraz konusu Geçici 2. maddenin (1) numaralı fıkrasının
“Anayasanın 76 ncı maddesi ile özel kanun hükümleri saklıdır.” biçimindeki son
cümlesi ve (2) numaralı fıkrasının “… Anayasanın 76 ncı maddesi ve özel
kanunlarda sayılan suç ve mahkûmiyetler dışındaki kayıtlar için …” bölümü
Anayasa’nın 2, 5 ve 17. maddelerine aykırı...”
olduğu gerekçesiyle iptal etmiştir.
Anayasa Mahkemesinin
20.01.2011 tarih ve 2008/44 Esas, 2011/21 Sayılı Kararı Resmi Gazetenin 14
Nisan 2011 tarih ve 27905 sayılı nüshasında yayınlanmış olup, bu karar
doğrultusunda TBMM tarafından çıkarılan ve 11.04.2012 tarihli Resmi Gazetede
Yayımlanan 6290 sayılı Adli Sicil Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun
kabul edilmiştir.
5352 sayılı Adli Sicil
Kanununda yapılan yeni düzenlemeye göre:
Adlî Sicildeki
Bilgiler;
Cezanın veya güvenlik
tedbirinin infazının tamamlanması,
Ceza mahkûmiyetini
bütün sonuçlarıyla ortadan kaldıran şikâyetten vazgeçme veya etkin pişmanlık,
Ceza zamanaşımının
dolması,
Genel af, halinde Adlî
Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce silinerek, arşiv kaydına alınır.
Adlî sicil bilgileri,
ilgilinin ölümü üzerine tamamen silinir.
Türk vatandaşları
hakkında yabancı mahkemelerce verilmiş olup adlî sicile kaydedilen hürriyeti
bağlayıcı cezaya mahkûmiyet hükümleri, kesinleştiği tarihten itibaren
mahkûmiyet kararında belirtilen sürenin geçmesiyle, Adlî Sicil ve İstatistik
Genel Müdürlüğünce adlî sicil kayıtlarından çıkartılarak arşiv kaydına alınır.
Adlî para cezasına
mahkûmiyet hükümleri ile cezanın ertelenmesine ilişkin hükümler, adlî sicil
kaydına alınmadan doğrudan arşive kaydedilir.
Arşive Kayıtlı
Bilgiler;
İlgilinin ölümü
üzerine,
Anayasanın 76’ncı
maddesi ile Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunlarda bir hak yoksunluğuna neden
olan mahkûmiyetler bakımından kaydın arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten
itibaren;
Yasaklanmış hakların
geri verilmesi kararı alınması koşuluyla 15 yıl geçmesiyle,
Yasaklanmış hakların
geri verilmesi kararı alınması koşulu aranmaksızın 30 yıl geçmesiyle,
Diğer mahkûmiyetler
bakımından kaydın arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren 5 yıl
geçmesiyle, tamamen silinir.
5352 sayılı Adli Sicil
Kanununun yürürlüğe girdiği 1.6.2005 tarihinden önce silinme koşulları oluşması
sebebiyle arşive alınan veya şartları oluştuğu halde herhangi bir nedenle
arşive alınmamış bulunan ya da henüz şartları oluşmadığı için arşive alınamayan
mahkûmiyetler içinde aynı koşullar geçerlidir.
Yapılan değişiklikler
sonucunda, suç tarihine bakılmaksızın (01.06.2005 tarihinden önce işlenen
suçlar içinde) Anayasanın 76’ncı maddesi ile bazı özel kanunlarda yer alan ve
bir hak mahrumiyetine neden olan mahkûmiyetler bakımından;
5352 Sayılı Adli Sicil
Kanunu'nun 13/A maddesinde düzenlenen “yasaklanmış hakların geri verilmesi”
kararı alındıktan sonra dilekçe ile Adli Sicil ve İstatistik Genel
Müdürlüğünden adli sicil arşiv kaydının silinmesini istemek yeterli olup, bu
kayıtlar için dava açmaya gerek kalmamıştır. 11.04.2012 tarih ve 6290 Sayılı
Kanun ile 5352 Sayılı Adli Sicil Kanunu’nun geçici ikinci maddesinde yapılan
değişiklik ile eskiden mahkemelere ait olan bu yetki, yeni düzenleme ile Adli
Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğüne verilmiştir.
Diğer mahkûmiyetler
bakımından kaydın arşive alınma koşullarının oluştuğu tarihten itibaren beş yıl
geçmesiyle Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğüne verilecek bir dilekçe ile
arşiv kaydının silinmesini istemek yeterli olup, bu kayıtlar için de dava
açmaya gerek yoktur.
Fiilin kanunla suç
olmaktan çıkarılması halinde, bu suçtan mahkûmiyete ilişkin adlî sicil ve arşiv
kayıtları, talep aranmaksızın tamamen silinir.
Kanun yararına bozma
veya yargılamanın yenilenmesi sonucunda verilen beraat veya ceza verilmesine
yer olmadığı kararının kesinleşmesi halinde, önceki mahkûmiyet kararına ilişkin
adlî sicil ve arşiv kaydı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce tamamen
silinir.
İlgilinin ölümü
halinde, kişinin ölümünü tevsik eden resmî belgenin Genel Müdürlüğe ulaşmasını
müteakip adlî sicil kaydı tamamen silinir.
Kanunlarda yapılacak
değişiklikler sonucu idari nitelikte cezaya dönüştürülen suçlarla ilgili
bilgiler Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce re’sen
adli sicil kayıtlarından çıkartılır.
Yanlışlıkla girilen ve
mükerrer olan kayıtlar, af yasaları kapsamında kalan kayıtlar ile cezanın
çektirilmesinin ertelenmesine ilişkin bilgiler zamanaşımı süresi sonunda Adli
Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce re’sen adli sicilden çıkarılır.
Anayasanın 76.
maddesinde Sayılan Suçların ne olduğu ve Yasaklanmış Hakların Geri Verilmesi
konusuna değinmekte yarar var.
Anayasanın 76.
Maddesinde Sayılan Suçlar:
Taksirli suçlar hariç
toplam bir yıl veya daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar,
Zimmet, İhtilâs,
İrtikâp, Rüşvet, Hırsızlık, Dolandırıcılık, Sahtecilik, İnancı kötüye kullanma,
Dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlar,
Kaçakçılık, Resmî
ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma suçları,
Terör eylemlerine
katılma ve bu gibi eylemleri tahrik ve teşvik suçları ile,
Madde metinlerinde
"affa uğramış olsalar bile" ibaresi bulunan özel kanunlarda
düzenlenen;
2839 sayılı Milletvekili
Seçimi Kanununun 11. maddesi
2820 sayılı Siyasi
Partiler Kanununun 11. maddesi
657 sayılı Devlet
Memurları Kanununun 48/5inci maddesi
2802 sayılı Hâkimler
ve Savcılar Kanunu 8. maddesi
6136 sayılı Ateşli
Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında kanunun 7. Maddesi
3568 sayılı Serbest
Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanununun 4/d maddesi
7397 sayılı Sigorta
Murakabe Kanununun 2/b maddesi
1136 sayılı Avukatlık
Kanununun 5. maddesi
1512 sayılı Noterlik
Kanununun 7. maddesi
3298 sayılı Uyuşturucu
Maddelerle ilgili Kanunun 2. maddesi
5188 sayılı Özel
Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanunun 10. maddesi
5174 sayılı Türkiye
Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanununun 74 maddesinde
düzenlenen suçlar Anayasanın 76.maddesinin kapsamına giren suçlardır.
Yasaklanmış Hakların
Geri Verilmesi:
Anayasanın 76'ncı
maddesinde belirtilen suçlar ile Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunlarda
düzenlenen suçlardan kaynaklanan arşiv kaydının silinebilmesi için öncelikle
yasaklanmış hakların geri verilmesi kararının alınması gerekir.
5560 Sayılı Çeşitli
Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunlarda yapılan değişiklik sonucu
5352 sayılı Adli Sicil Kanununa eklenen madde gereğince 5237 sayılı TCK’nun
dışındaki kanunlarda Yasaklanmış Hakların Geri Verilmesi kabul edilmiştir.
Buna göre;
5237 sayılı Türk Ceza
Kanunu dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya
mahkûmiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış
hakların geri verilmesi yoluna gidilebilir.
Bunun için; Türk Ceza
Kanununun 53 üncü maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak
kaydıyla; Mahkûm olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç
yıllık bir sürenin geçmiş olması, Kişinin bu süre zarfında yeni bir suç
işlememiş olması ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede
bir kanaat oluşması gerekir.
Mahkûm olunan cezanın
infazına genel af veya etkin pişmanlık dışında başka bir hukukî nedenle son
verilmiş olması halinde, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna
gidilebilmesi için, hükmün kesinleştiği tarihten itibaren beş yıl geçmesi
gerekir. Ancak, bu süre kişinin mahkûm olduğu hapis cezasına üç yıl eklenmek
suretiyle bulunacak süreden az olamaz.
Yasaklanmış hakların
geri verilmesi için; hükümlünün veya vekilinin talebi üzerine, hükmü veren
mahkemenin veya hükümlünün ikametgâhının bulunduğu yerdeki aynı derecedeki mahkemenin
karar vermesi gerekir.
Mahkeme bu husustaki
kararını, dosya üzerinde inceleme yaparak ya da Cumhuriyet Savcısını ve
hükümlüyü dinlemek suretiyle verebilir.
Yasaklanmış hakların
geri verilmesine ilişkin karar, kesinleşmesi halinde, adlî sicil arşivine
kaydedilir.
Bazı mahkemeler
tarafından yasaklanmış hakların geri verilmesi talepleri suçun TCK’da
düzenlendiğinden bahisle reddedilmekte ise de, Yargıtay 11. Ceza Dairesinin
aşağıda verilen 25.02.2008 tarih ile 2008/231 E, 2008/1002 Kararını unutmamak
lazım.
“Yasaklanmış hakların
geri verilmesi kurumu yitirilen hak ve ehliyetlerin koşulların gerçekleşmesi
halinde iyi halli hükümlüye yargı yolu ile geri verilmesini sağlamaktadır. Bu
yasaklılık ister Türk Ceza Kanunundan, isterse özel bir yasadan kaynaklansın,
"kamu hizmetlerinden yasaklanma", "memuriyetten
mahrumiyet", "seçme ve seçilme hakkından yoksun kılınma",
"yasal kısıtlılık altında bulundurulma" gibi gerek bir mahkumiyetin
doğal sonucu gerekse ceza şeklinde hükmedilen her nevi ehliyetsizliklerin yasak
hakların geri verilmesi yoluyla bertaraf edilmesine hukukumuzda bir engel
bulunmamaktadır. 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu 06.12.2006 gün ve 5560 sayılı
kanunun 38.maddesi ile eklenen 13/A maddesinin 1.fıkrasındaki; "5237
sayılı Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli
bir cezaya mahkûmiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış
hakların geri verilmesi yoluna gidilebilir". hükmü gereğince hükümlülük
kararında açıkça hükmedilmese bile mahkumiyetin doğal neticesi olarak
yasaklanan hakların her zaman yukarıda bahsedilen maddenin birinci fıkrasındaki
koşulların bulunduğuna mahkemece kanaat getirilmesi halinde iadesine karar
verilebileceği cihetle; dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyetin doğal
sonucu olarak yasaklanan haklarının geri verilmesi talebinde bulunan hükümlünün
hukuki durumunun 5352 sayılı Yasanın 13/A maddesinde belirtilen şartlar
ışığında değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken hatalı gerekçeyle red kararı
verilmesi yasaya aykırı...”
5352 Sayılı Adli Sicil
Kanunu’nun geçici ikinci maddesinde 11.04.2012 tarihinde 6290 sayılı Kanunla
yapılan değişiklik sonucu adli sicil ve arşiv kayıtlarını silinebilmesi için
yetkili mahkemeden Yasaklanmış Hakların Geri Verilmesi Kararı alındıktan sonra,
Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğüne dilekçe ile müracaat edilmesi
yeterli olup, ayrıca mahkemeden adli sicil ve arşiv kaydının silinmesin
istenmesine gerek yoktur. Bu yetki 6290 sayılı Kanun ile Adli Sicil ve
İstatistik Genel Müdürlüğüne verilmiştir.
KAYNAKLAR
1 – İbrahim
ÇİÇEK, Adli Sicil ve Arşiv Kaydının Silinmesi,
Seçkin Yayınları, 2013
2 - 01.06.2005 tarih
ve 25832 Sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan ve 25.05.2005
Tarihinde Kabul Edilen
5352 Sayılı Adli Sicil Kanunu
3 - 11.04.2012
tarihli ve 6290 Sayılı Resmi Gazetede
Yayımlanan Adli
Sicil Kanununda Değişiklik
Yapılması Hakkında Kanun
4 - 14 Nisan 2011
tarih ve 27905 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan
Anayasa Mahkemesinin
20.01.2011 tarih ve 2008/44 Esas, 2011/21 Sayılı Kararı
5 - 19.12.2006 tarihli
ve 26381 Sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 5560 Sayılı Çeşitli
Kanunlarda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun
Hukukmedeniyeti.org