Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster
Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 19 Temmuz 2015
Geçerli Tarih: 19 Mayıs 2024, 00:30
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=21717
AKP İLE ORTAKLIK OLUR MU?
Seçim döneminde CHP’nin en etkin isimlerinden birisi de, Yalova Milletvekili Muharrem İnce idi. Sadece Yalova’da kalmamış, pek çok kentte seçim çalışmalarına aktif olarak katılmıştı.
Geçtiğimiz kurultayda genel başkan adayı olmuş ve oldukça hatırı sayılır bir destek görmüştü. Parti tabanında ve halk arasında sevilen bir isim olan İnce, CHP’nin başarısı için seçimlerde elinden gelen tüm çabayı azami olarak gösterdi.
Seçimler sonrası ise kendisinden süreç analizi ile ilgili değerlendirmeler alamadık. CHP açısından seçim sonuçlarını değerlendirmedi. Koalisyon çalışmaları ile ilgili görüşlerini açıklamadı. Sustu…
Acaba ‘sus’ mu denildi?
Ya da sürecin biraz daha netleşmesini mi bekliyor?
Kamuoyunda pek çok kişi bu suskunluğun farkında idi. Seçimlerin en aktiflerindendi ama seçim sonrası susmasının elbette bir nedeni ya da anlamı vardı!
Uzun suskunluk sonrası Sözcü Gazetesinden Gül Soysal’a açıklamalarda bulundu. O açıklamalarında siyaset dilini kullanarak, soyadı gibi ‘ince’ bir şekilde nezaket ölçüleri içinde değerlendirmeler yaptı.
Öncelikle İnce’nin AKP-CHP ortaklığına karşı olduğunu net şekilde öğrenmiş olduk.
İnce’nin, “Ortada başarı filan yok. Ana muhalefet partisi oylarını artıramamıştır. 13 yıllık bir iktidar, az bir milletvekili farkı ile tek başına iktidarı kaybetmiştir. Ama kaybettiren de biz değiliz. Kaybettiren; HDP’nin barajı aşmasıdır. O nedenle CHP’nin aldığı sonuca başarı dersek, hem siyaset bilimine hakaret etmiş, hem de CHP’ye haksızlık etmiş oluruz.” Sözleri nesnel bir değerlendirmedir.
Bu nedenle CHP neden uygun şartlar varken başarılı olamadı ve HDP’nin barajı aşmasına neden olan etkenler konusu net şekilde irdelenmelidir.
İnce’nin, “…kampanya iyiydi. İnandırıcılıkla ilgili sıkıntı vardı.” Sözleri de anlamlıdır. Özellikle ‘inandırıcılık’ konusu üzerinde tüm yönleri ile durulmalıdır.
“Yeni CHP” imajı için devşirilen ancak parti dokusu ile uyuşmayan isimler ile ne kadar inandırıcı olunabilir?
Nitekim şimdi o isimlerin AKP-CHP koalisyonu için çaba harcamalarına ise Muharrem İnce, “Partimizdeki bazı arkadaşların bu koalisyona çok istekli görünmeleri zaten bizim elimizi zayıflattı. Bunu hiç doğru bulmuyorum.” diyerek bu isimlerin tutumlarına da eleştiri getirmektedir.
AKP-CHP ortaklığı içinse kendi görüşünü; “ 13 yıllık bir hesap var ortada. Ne olacak bunlar? 17/25 Aralık ne olacak? Kaçak saraya gitmeyiz dedik. Bu ne olacak? Yemin etmeyiz dedik, ettik gibi mi olacak?” sözleri ile açıklamaktadır.
En doğru çözüm olarak öne sürdüğü model ise; “Türkiye’nin 13 yılın hesabını CHP-MHP-HDP sorar. En doğru seçenek budur. Bence hâlâ da böyle bir umut var. Müthiş bir şey olur. Burada yapılacak şey; tek maddelik bir koalisyon protokolüdür. AKP’nin çoğunluk gücüne dayanarak çıkardığı kanunlarda, her üç partinin de itiraz ettikleri nelerse tespit edilerek, parlamentodan sadece onlar geçirilir. Böylece Türkiye bir restorasyon sürecine girer. Hem 17/25 Aralık’ın hesabı sorulur, hem de hukuk devleti onarılır.” diyerek kamuoyunun da büyük oranda beklentisi olan ancak MHP lideri Bahçeli’nin tavrı ile tıkanan hükümet formülünün çözüm olacağına işaret etmektedir.
Böyle bir koalisyonla AKP’nin 6 ayda dağılacağını söylemektedir. Bu fırsat varken MHP liderinin tavrına da eleştiriler getiren İnce, “AKP’yi her sıkıştığı yerden kurtaran parti MHP’dir. 367’de, 4+4+4’te, türbanda, yani ne zaman AKP sıkışmışsa, bilin ki MHP imdadına yetişmiştir.” Değerlendirmesini yaparak, buna son örnek olarak TBMM Başkanlığı seçimlerindeki tavrı göstermiştir.
Bu işbirliğine RTÜK konusunu da ekleyebiliriz! RTÜK için boşalan üyelilere yapılan seçimlerde AKP, MHP ye destek verdi. RTÜK Başkanlığı seçiminde de MHP, AKP’ye destek verecek ve 5 üyeli muhalefet başkanlığı 4 üyeli AKP’ye kaptıracaktır!
Muharrem İnce,CHP Genel Başkanının olası bir AKP-CHP koalisyonunda görev almayabileceğini söylemesine, “genel başkanı sorumluluktan kurtarmaz” sözleri ile değerlendirmiştir.
Kurultay da adaylık konusundaki soruyu ise; “ her an her şey olabilir” sözleri ile yanıtlamıştır.
Siyasette 24 saat bile çok uzun bir süredir.
Koalisyon konusunda da, kurultay
konusunda da her an her şey olabilir…