Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster
Açıklama: Kiralık işçi modeline Türk-İş,Hak-İş ve DİSK kati surette karşı çıkıyor
Kategori: Ekonomi-Çalışma Hayatı
Eklenme Tarihi: 08 Şubat 2015
Geçerli Tarih: 27 Nisan 2024, 12:49
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/haber_detay.asp?haberID=20390
Özel İstihdam Büroları
Ne Anlama Geliyor?
Hükümet'in kurmak
istediği "Özel İstihdam Büroları", "Özel Kölelik Büroları"
olarak değerlendiriliyor. Kiralık işçi modeline Türk-İş,Hak-İş ve DİSK kati
surette karşı çıkıyor.
Özel İstihdam Büroları
yani Özel Kölelik Büroları ile kiralık işçi modelini Türkiye’ye getirmek
isteyen hükümet, kolları sıvadı. Milli gazetenin haberine göre, bu yolla
yatırım sorununu işçinin emeğini daha da ucuzlatarak çözmeye çalışacak Hükümete,
Türk-İş, Hak-İş ve DİSK kati surette karşı çıkıyor. Sendikaların karşı
çıkmasına rağmen hükümet kiralık işçi modelini getirerek, emeği yani alın
terini de özel sektörün kontrolüne terk ederek bir anlamda özelleştirmiş
olacak. Sömürünün son noktası olan kiralık işçi modeli ile artık iş arayan
işsiz de, işçi arayan işveren de ‘Özel İstihdam Bürolarına’ diğer adıyla ‘Özel Kölelik
Büroları’na başvuracak.
Yabancı Sermaye Öyle
İstiyor Diye…
Taşeronluğu bile
aratır hale getirecek olan ve yakın bir gelecekte iş barışını ortadan
kaldırarak çalışma hayatını zehir edecek olan bu model tamamen yabancı sermaye
istediği için getirilmek isteniyor. Hükümette bu yolla işçilik maliyetlerini
daha da ucuzlatarak yabancı sermaye için Türkiye’yi cazibeli hale getirecek. Elde
satılacak pek bir şey kalmayınca yabancı sermayenin yatırım için Türkiye’ye
ancak bu yolla gelebileceği düşünülüyor. Sendikalar amelelik pazarlarından bile
onursuz olan bu çalışma biçimine kesinlikle karşı çıkıyor. Ancak hükümet, buna
rağmen kiralık işçi modelini ne yapıp edip İş Kanunu’na katmak istiyor. Yerel
seçimler öncesinde kamuoyu tepkisinden dolayı bunu yapması pek mümkün
görünmüyor. Hükümetin buradaki ısrarı,
seçimlerden istediği sonucu alması durumunda hiç kimsenin gözünün yaşına
bakmadan kiralık işçi modelinin hayata geçireceğini gösteriyor.
Haklar Tamamen Rafa Mı
Kaldırılacak?
BU çalışma şeklinde
işveren maliyetlerden kurtulmak için işyerinde kadrolu işçi bulundurmayarak
sürekli kiralama yoluna gidecek. İşsizler ordusu ise Özel Kölelik Büroları’nın
kiralık işçileri olarak iş bulunduğunda çalışacak iş olmadığında evinde veya
kahve köşelerinde hiçbir ücret almadan bürolardan gelecek haberi bekleyecek. Bu
modelde kiralanan (işçi) değil kiralayan ‘Özel Kölelik Büroları’ kazanacak.
Sermayenin de işçilik maliyetleri aşağıya çekilecek. İş Kanunu’nda işçiyi
koruyan ve zaten sınırlı olan çok önemli maddeler işlevsiz hale gelecek.
Sendikal haklar tamamen rafa kaldırılacak. Bu uygulamanın hayata geçmesiyle 12
milyon işçinin neredeyse tamamı asgari ücrete yani kölelik ücretine mahkûm
bırakılacak.
Hükümetin uzun süredir
üzerinde çalıştığı ve son günlerde sendikalara dayattığı ‘özel istihdam
büroları aracılığı ile geçici iş ilişkisi’ yani kiralık işçi düzenlemesi hayata
geçirilirse çalışma hayatında kölelik sistemi tam manasıyla kurulmuş olacak.
Sendikaları ve çalışanları şimdiden kara kara düşündürmeye başlayan bu çalışma
modeli ile emek daha da değersizleştirilerek işçiler köleler gibi alınıp
satılabilecek. Mevcut durumda çağdaş kölelik olarak tabir edilen taşeronluğu
bile aratır hale getirecek olan bu modelle, zaten çok sınırlı olan sendikal
örgütlenme tamamen tarihe karışacak. İş Kanunu’nda işçinin elinde kalan haklar
da elinden alınacak. 12 milyon işçinin neredeyse tamamı asgari ücrete yani
kölelik ücretine mahkûm bırakılacak.
İstihdamı artıracağı
ve kayıt dışılığını önleyeceği propagandası ile sendikalara ve çalışanlara
kabullendirilmeye uğraşılan kiralık işçi modelinde diğer bir tehlike ise emek
yani alın teri bir anlamda özelleştirilerek, yabancı sermayenin kontrolüne terk
edilecek. Emek nasıl özelleştirilebilir diye sorulabilir. Şöyle ki, kiralık
işçi modelinde işçi ile işverenin arasına Özel İstihdam Büroları girecek. İş
arayan bireyin artık bir hükmü kalmayacak. Kişinin nerede çalışacağına ve nasıl
çalıştırılacağına Özel İstihdam Büroları karar verecek.
Emek Sektörü Yabancıların
Kontrolünde Mi Olacak?
Diğer yandan ‘Özel
İstihdam Bürosu’ sektörü de diğer sektörlerde olduğu gibi yabancıların
kontrolünde olacak. Şimdiden bu sektörün küresel şirketleri Türkiye’de
şubelerini açmış durumdalar. Manpower, Adeco, Pricewaterhousecoopers, Randstad
gibi uluslar arası bürolar Türkiye’de şubelerini açarak dört gözle geçici iş
ilişkisi kanununun çıkartılarak kiralık işçi modelinin uygulanmasını
bekliyorlar. Bu konuda lobi faaliyetlerini bile dört koldan sürdürüyorlar. Bir
taraftan hükümet nezdinde görüşmeleri sürdürürken bir taraftan da iletişim
kanallarını kullanarak geçici iş ilişkisi kanunun çıkması durumunda Türkiye’de
istihdamın artacağı propagandasını yapıyorlar.
Sistem nasıl
çalışacak?
Bilindiği üzere İş
Kanunu’nda 2003 yılında yapılan değişiklikle Özel İstihdam Büroları’nın
kurulmasının önü açılmıştı. Bu büroların görevleri İşkur’un yaptığı gibi iş
bulmada aracılıktan öteye geçmiyor. Eğer bu bürolara geçici iş ilişkileri kurma
hakkı da verilirse işçileri kiralamaya başlayacaklar. Bu ne demek? İş arayan
birey her hangi bir işyerine değil bu bürolara başvuracak. İşverenlerde
aradıkları işçileri bu bürolardan talep edecekler. Burada İşkur’un ve mevcut
Özel İstihdam Bürolarının yaptığı gibi aracılıkla, kiralık işçinin kesinlikle
karıştırılmaması gerekiyor. Aracılıkta iş bulunduğunda aracı olan ortadan
çekilirken, kiralık işçide durum böyle değil. Yani İşkur veya aynı görevi gören
Özel İstihdam Büroları aracılığıyla iş bulan birey, İşkur’un ve Özel İstihdam
Bürosu’nun işçisi değil asıl işverenin işçisi olarak çalışıyor ve kanuni
haklarını da ona göre kullanıyor. Kiralık işçi düzenin de ise Özel İstihdam
Büroları bu işçileri kiralayacak. İşçi çalıştığı işyerinin işçisi olmayacak.
Yapacağı işin süresine göre o işyerinde çalışacak. Ücretini de kendisini o
işyerine kiralayan özel istihdam bürosundan alacak. Burada işçinin alacağı
ücret, asıl işverenin verdiği ücret üzerinden değil Özel İstihdam Bürosu’nun
belirlediği rakam üzerinden ödenecek. Yani çalışan işçi, kazanan özel istihdam
bürosu olacak. Böylece işçinin emeği üzerinden bu bürolara büyük bir rant
kapısı açılmış olacak.
Köle Ticaretinin
Sahipleri Kanunun Biran Önce Çıkmasını İstiyor
43 ülkede özel
istihdam bürosu bulunan ve Türkiye’de de 2006 yılında büro açan küresel
Hollandalı şirket Randstad adına geçtiğimiz hafta yapılan açıklamada, geçici iş
ilişkisi kanunun Türkiye’nin istihdam pazarı için taşıdığı öneme vurgu
yapılarak, yatırım ve istihdamda Türkiye’nin kurtuluşunun burada olduğuna
dikkat çekildi. Şimdiden Türkiye’de özel istihdam bürosu sektöründe önemli bir
paya sahip olduğu vurgulanan açıklamada, “Bizim için önemli olan önce bir şehre
girmek orada maksimum başarıyı yakalamak. Zaten sonrası geliyor” denilerek
sektördeki hedeflerini de ortaya koydular. Bilindiği üzere coğrafi keşiflerin
ardından ortaya çıkan köle ticaretinin merkezi ve başlangıç noktası da Hollanda
idi. Çağdaş kölelik modeli olarak görülen kiralık işçi modelinin de yine
Hollandalı bir şirket tarafından öve öve bitirilememesi bu düzenlemenin kimlere
hizmet edeceğini de gözler önüne seriyor.
Yabancı Sermaye İçin
Tek Çareyi İşçiyi Köleleştirmekte Görüyorlar
İş Kanunu’ndaki
düzenlemelere rağmen emeğe yönelik suiistimaller yaygın bir şekilde yaşanırken
bu modelle birlikte suiistimaller tamamen meşrulaştırılacak. Peki, hükümet,
çalışanların tamamen aleyhine olan ve çalışma barışını tamamen ortadan
kaldırarak çağdaş kölelik düzenini kuracak olan bu modeli neden ısrarla
getirmek istiyor? Çünkü her şeyini yabancılara kaptıran hükümet burada da
yatırımların sürekliliği için tek çare olarak bunu görüyor. İşçilik maliyetleri
ne kadar ucuz olursa, yabancı sermayenin Türkiye’ye gelmesi o kadar kolay olur
düşüncesi ile bu düzenlemeyi hayata geçirmek istiyor. Yerel seçimler öncesinde
kamuoyu tepkisinden dolayı hükümetin bunu yapması pek mümkün görünmüyor. Fakat
hükümetin buradaki ısrarı, AKP’nin seçimlerden istediği sonucu alması durumunda
hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmadan kiralık işçi modelinin hayata
geçirileceğini gösteriyor.
Sistem işte böyle
işleyecek
İş arayan birey her hangi bir işyerine değil bu bürolara başvuracak. İşverenler de aradıkları işçileri bu bürolardan talep edecekler. Burada İşkur’un ve mevcut Özel İstihdam Bürolarının yaptığı gibi aracılıkla, kiralık işçinin kesinlikle karıştırılmaması gerekiyor. Aracılıkta iş bulunduğunda aracı olan ortadan çekilirken, kiralık işçide durum böyle değil. Yani İşkur veya aynı görevi gören Özel İstihdam Büroları aracılığıyla iş bulan birey, İşkur’un ve Özel İstihdam Bürosu’nun işçisi değil asıl işverenin işçisi olarak çalışıyor ve kanuni haklarını da ona göre kullanıyor. Kiralık işçi düzeninde ise Özel İstihdam Büroları bu işçileri kiralayacak. İşçi çalıştığı işyerinin işçisi olmayacak. Yapacağı işin süresine göre o işyerinde çalışacak. Ücretini de kendisini o işyerine kiralayan özel istihdam bürosundan alacak. Burada işçinin alacağı ücret, asıl işverenin verdiği ücret üzerinden değil Özel İstihdam Bürosu’nun belirlediği rakam üzerinden ödenecek.
habervaktim.com