Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster
Açıklama: HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, POSTA Gazetesi Ankara Temsilcisi Hakan Çelik'in sorularını yanıtladı
Kategori: Güncel
Eklenme Tarihi: 11 Ocak 2015
Geçerli Tarih: 05 Mayıs 2024, 15:25
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/haber_detay.asp?haberID=20205
Öcalan 'Kapayı açsalar gitmem' diyor
HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, POSTA Gazetesi Ankara Temsilcisi Hakan Çelik'in sorularını yanıtladı.
Abdullah Öcalan'ın haksız yere
cezaevinde olduğunu savunan HDP lideri şöyle konuştu: 'İmralı'da görüştüğümüz
Abdullah Öcalan 'Kapıyı açsalar, bana çık deseler çıkmam' diyor"
Barajı mutlaka aşacağız
Seçime bağımsız adaylarla değil parti olarak girme karan
karan alan HDP'nin lideri Selahattin Demirtaş "Yüzde 10 barajını
geçeceğimize şüphemiz yok. Geçemezsek parlamentonun meşruiyeti tartışılır"
dedi.
Daha önce bağımsız adaylarla seçime girerek baraj engelini
aşıyordunuz. Meclis'e girememe ihtimalinizi büyük bir risk olarak görmüyor
musunuz?
Barajı geçeceğimize şüphemiz yok. Ama bu seçmenin
tercihidir. Herkes buna saygı duyar, biz de buna saygı duyanz. Ancak bunun
siyasi sonuçlannın ne olacağını kestiremeyiz. Parlamentonun temsil konusundaki
meşruiyeti tartışılır. Düşünün yüzde 9.9 oyla bizim oylarımızın karşılığı olan
koltuklarda başka partinin milletvekilleri oturacak. Kürt sorunun çözümü konusunda
ağır aksak da olsa ilerleyen bir süreç var, daha zor işler bir sürece dönüşür.
Fakat bu çok ihtimal dahilinde değil. Bütün ölçümlerimiz gösteriyor ki barajı
çok rahatlıkla aşabiliriz. Barajı mutlaka aşacağız.
Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz?
Bu sadece bir his değil. Elimizde veriler ve parti
teşkilatlarımızdan gelen bilgiler var. Türkiye'de yüzde 10 barajını aşamayan
düşüncelerin kıymeti yoktur' fikrini aşmak istiyoruz. Biz barajı aşarsak yüzde
10 barajı kaldırılacak. Buna inanıyoruz.
Yerel parlamento istiyoruz
Özerklik meselesini ben anlamadım? Anlayan var mı?
Var... var... (Gülerek) Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 10
kadar vatandaşımız oy verdi, anladıkları için.
Peki o zaman tam olarak ne öneriyorsunuz?
Türkiye tek merkezli katı bir devlettir. İstanbul da Kayseri
de bu sorunu yaşıyor. İktidara gelirsek, parti olarak, anayasayı değiştirip
yerel yönetimlere yetki vereceğiz. Dışişleri Bakanlığı yetkileri, ulusal
savunma, genel maliye hizmetleri, sınır güvenliği, genel yargı hizmetleri konuları
dışındaki bütün yetkileri yerellere vereceğiz. Belediye meclislerine yetki ve
bütçe vereceğiz. Vergilerin bir kısmının yerellerde kalmasını istiyoruz.
Yereldeki halk kendi kültürel, inançsal ve mezhepsel taleplerini yerel
yönetimden talep edebilir. Bu bir cemevi açılması olabilir, anadilde eğitimle
ilgili bir sınıf açılması olabilir.
Yerel parlamento talep ediyorsunuz o zaman?
Evet. Özerklik dediğimiz şey öz yönetim' kavramıdır.
Bayraklar zenginliktir
İleriki bir aşamada Diyarbakır'a bir bayrak çekildiğini mi
göreceğiz?
Bir Türk kardeşim. Kürtleri kendisine ait bir dille, renkle,
flamayla, bayrakla gördüğünde niye ürksün? Biz kardeşsek niye ürksün? Benim
ülkem ne kadar zengin' diyebilmeli. Bir AKP'li Kürtün evine gitseniz, onun
evinde san, kırmızı, yeşil bir şeyler vardır. Bunlar düşmanın rengi midir?
Özgürlük ortamı yok
Çözüm sürecinde çok yol alınmadı mı? Koşullar geçmişe göre
iyidir ama kimse özgürlük ortamında olduğumuzu iddia etmesin.
Kürt meselesinde tabular yıkılmadı mı?
Bakın her şey konuşuluyor. Çok önemli adımlar atılmıyor,
sadece tartışılıyor. Tartışmak güzeldir ama her kanalda hükümetin borazancıları
konuşuyor. Onlara özgürlük hat safhada. Aleviler miting yapmak isteyince gazla,
copla müdahale ediliyor.
'Kürtçe neden resmi dil olmasın'
Resmi dil ve anadil konusunda ne düşünüyorsunuz?
Herkesin ortak kullanacağı dil Türkçedir. Yeni bir dil
yaratacak halimiz yok ama ortak dilin yanında anadiller resmi olabilir,
kullanılabilir. Biz anayasa teklifimizi böyle verdik. İkinci, bölgesel resmi
diller olsun dedik. Kürtçe niye resmi dil olmasın, günahlı dil mi?
İktidar değişirse savaş çıkmaz'
AK Parti ile çözüm sağlayabileceğinize inanıyor musunuz?
Sorunun çözümüne inanır mısınız' derseniz 'Evet' derim. Ama
AK Parti ile demokrasi ve özgürlük anlayışımız farklı. Kimlik, emek, kadın
özgürlüğü, çevre, doğa meselelerine o kadar farklı bakıyoruz ki. AK Parti ile çözüme
dair umutlarım kırılıyor.
Çözümü kimle yapacaksınız o zaman?
İşte 2015 seçimi bu konuda biraz daha farklı alternatifler
yaratabilir diye düşünüyoruz. HDP'nin güçlenmesi bu nedenle önemli. İktidar şu
anda gereksiz aşın bir özgüvene sahip. Ya iktidarı değiştirmek, demokratik bir
alternatif oluşturmak gerekir ya da iktidarın kendine geleceği bir sarsıntı
yaratmak lazım.
Sarsıntı derken oy kaybını mı kastediyorsunuz?
Evet oy kaybı anlamında söylüyorum bunu. Bizim partimiz
büyüdükçe AKP küçülüyor. Biz oylan daha çok oradan alıyoruz.
CHP ve MHP'nin içinde olacağı koalisyon daha mı fazla çözüme
katkı sağlayabilir?
Niye ölümü gösterip sıtmaya razı oluyoruz ki? HDP'nin içinde
olacağı bir hükümet neden çözüm olmasın? CHP ve MHP çözüm sürecini ilerletmek
istiyorsa neden katkı sağlamayalım ki? AKP iktidardan düştü diye savaş mı çıkacak,
kan mı dökülecek? Hayır.
Abdullah Öcalan ‘Kapıyı açsalar çıkmam’ diyor
Abdullah Öcalan'ın şartlarının iyileştirilmesi' derken neyi
kastediyorsunuz?
İmralı'ya özgü ve özel hukuk uygulanıyor. 'İmralı Özel Gizli
Yönetmeliği' diye bir şey var. 3.5 yıldır hiçbir avukatı Öcalan ile avukat
sıfatıyla görüştürülmedi. Bizim dışımızda başka siyasetçiler ve akil insanlar
gitmek isterse engel çıkarılmamalıdır. Bunlar aşılırsa çözüme katkı sağlar.
Abdullah Öcalan 15 yıldır orada hukuktan ötürü değil, siyasi nedenlerden ötürü
tutuluyor.
Cezaevinde haksız yere mi tutuluyor demek istiyorsunuz?
Türkiye'de soyguncular, katiller, hırsızlar ellerini
kollarını sallayarak dolaşırken ülkenin iç barışına katkı sunmak isteyen bir
insan 15 yıldır tek kişilik bir odada tutuluyor. Bunun haklı bir tarafı
olabilir mi? ?
Ama PKK örgütü bu kadar insanı öldürmedi mi?
Bu süreçte 45 bin insan öldü. Hayatını kaybedenlerin 30 bini
Kürt'tü. Peki bu insanları da Öcalan mı öldürdü, onları öldürenler yargılanıp
cezaevine girdi mi? Bütün faturanın tek bir insana çıkarılması siyasi çözümü
tıkayan mevzudur.
Peki ne istiyor, özgür mü kalmayı talep ediyor?
Kendisinin şu anda öyle bir talebi yok. Müzakare yürütmek
istiyor. Sivil ve özgürlükçü bir anayasa için adımlar atılmasını istiyor. 'Beni
serbest bırakın, beni affedin' gibi bir talebi yok. Kapıyı açsalar. bana çık
deseler çıkmam. Burada bulunma gerekçem ortadan kaldırılmadan buradan çıkmamın
anlamı yok' diyor.
PKK'nin ayrılıkçı hedefi yok'
PKK'nın silahlı mücadelesinin ayrılıkçı hedefi yok mu?
Vardı ama 90'lı yıllardan sonra değiştirdi bunu. Öcalan'la 8
defa gidip adada görüştüm, yazılanı okudum. Ayrılıkçı stratejilerinin olmadığını
yüzbinlerce defa ortaya koydular, kongre karayılan ilan ettiler. Öcalan şu anda
İmralı'da ülkenin bölünmesini konuşmuyor. Demokrasinin nasıl gelişeceğini,
herkesin özgürlüklerine nasıl kavuşacağını konuşuyor. Müzakere süreciyle
Türkiye bölünecek demek saçma sapan bir şeydir.
Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Barzani 'Kürtler tek bir
çatı altında toplanacak' demişti. Böyle bir ihtimali görüyor musunuz?
Bilemiyoruz. Eğer Ortadoğu'da düzenleme olacaksa halklar
olarak bizler yapalım. Hatta mevcut sınırları anlamsızlaştıran yeni
birliktelikleri hedefleyelim
'AKP de Cemaat yargılanmalı
Cemaat hükümet kavgası hakkında ne düşünüyorsunuz?
AKP çıkıp ‘Biz bir yanlış yaptık' desin, özeleştiri yapsın.
Samanyolu ve Zaman a yapılanları tasvip etmiyorum. Ama şu KCK'ya yapılan
operasyonları niye itiraf etmiyorlar. Cemaatin de AKP'nin de sanık sandalyesine
oturması lazım.
HÜDA-PAR ile diyalog içine girer misiniz?
Sorunların çözümü için konuşamayacağımız kimse yoktur. İnsanlar birbirini anlamayınca sorunlar giderek büyüyor.
Hakan Çelik –Posta