Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster
Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 06 Ekim 2014
Geçerli Tarih: 18 Mayıs 2024, 07:24
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=19331
RUSYA'NIN GÜCÜNÜ KIRABİLİRLER Mİ ?
Amerika ve Batı, Rusya’nın gücünü kırma için çalışıyor.
Bugün Ukrayna’da yaşananlar bunun ayak sesleridir. Kiev Yönetimi, Amerika’dan
ve Batı’dan aldığı destek ile Rusya’ya meydan okuyor. 17 Nisan’da Cenevre’de
alınan kararları da hiçe sayan Kiev yönetimi etkisi altındaki grupları Rusya
yanlılarına karşı savaştırıyor. Geçenlerde Odessa’da ateşe verilen sendika
binasında 43 kişinin yanarak can vermesi bunun somut bir örneğidir. Bazı
gözlemciler, Kiev yönetiminin iç savaşa davetiye çıkardığını söylüyor.
Yine geçtiğimiz günlerde Rusya yanlısı grupların
kontrolündeki Slavyansk ‘a operasyon başlatan Kiev yönetiminin Ukrayna’yı
savaşa sürükleyebileceğini söyleyenlerin sayısı da giderek artıyor. Çünkü
Slovyansk’da devam eden çatışmaların boyutunun artması ve Ukrayna’nın
Karadeniz’e kıyısı olan Odessa’ya da sıçraması bölgede endişe yaratıyor.
YAPTIRIMLAR VIZ GELİYOR
Rusya, şimdi bu olup bitenleri izliyor. Ancak, Kiev
yönetimine de “Dikkatli ol” çağrıları yapılıyor. Son olarak Rusya Başbakanı
Medvedev Kiev yönetimine açıktan meydan okudu ve askeri operasyonları durdurma
çağrısı yaptı. Medvedev “Sabrımızın da bir sonunun olduğu unutulmasın. Eğer
Kiev yönetimi kendine gelmez, kendi vatandaşlarını öldürmeye devam ederse
sonucuna da katlanmak durumunda kalacaktır” dedi.
Amerika ve Batı Rusya’nın gücünü kırabilir mi? Bugünlerde en
çok bu soru soruluyor. Bölgedeki karışıklıklardan Rusya’yı sorumlu tutan
Amerika ve Batı, bu ülkeye karşı yaptırımı uyguluyor. Bu yaptırımların daha da
ağırlaşarak devam edeceği görülüyor. ABD Başkanı Obam, son açıklamasında bunun
da çağrısını yaptı. Ancak, bize göre bütün bu çabalara, yaptırımlara rağmen
Rusya’nın gücünü kırmak öyle kolay olmayacaktır.
Ukrayna’ya bağlı Kırım Özerk Cumhuriyeti’nin yapılan
referandumla Rusya’ya bağlanmasından sonra Amerika ve AB yaptırımlara
başlamıştı. Bugüne kadar bu yaptırımlar Rusya ekonomine beklenen zararı
vermedi. Daha sonra ikinci ağırlaştırılmış yaptırımlar devreye sokuldu, yine
sonuç alınamadı. Şimdi yaptırımların üçüncü dilimi devreye sokulacak. Tüm yaptırımlara
rağmen Rus parası Ruble ve borsadaki yükseliş bu yaptırımlardan Rusya’nın
etkilendiğini gösteriyor.
RUSYA’NIN ELİNDEKİ SİLAH
Rusya’nın elinde petrol ve doğalgaz gibi önemli bir silahı
var. Rusya ekonomisini de bu doğal zenginlik ayakta tutuyor. Hatta Rusya eğer
Avrupa’ya ve bölgeye sevk ettiği doğalgazı keserse bundan da en büyük zararı
Batı ve çevre ülkeler görecek. Rusya’nın elinde döviz rezervlerinin yüksek
oluşu, Çin ve İran gibi ülkelerle olan siyasi ve ekonomik bağlantıları nedeni
ile Rusya’nın büyük oranda zarar göreceği tahmin edilmiyor. ABD ve Batı’nın
Rusya ile ilgili ekonomik verileri ise doğrulanmıyor.
Bütün bunlara rağmen Amerika ve Batı’nın Rusya üzerinde
baskı kurmaya çalışması da iç siyasi malzeme olarak değerlendirilebilir. Amerika
Lider ülke konumunda olması nedeni ile sesini yükseltmek durumundadır. Bunun
ötesinde Rusya’ya bir şey yapılamıyor. Savaşın söz konusu olmadığı da açıkça
ortadadır. AB ise, kendi kamuoyuna karşı sesini yükselterek ve yaptırımlara
destek vererek sorumluluğunu yerine getirmeye çalışıyor.
Rusya yetkilileri, Ukrayna’nın içişlerine Amerika’nın ve
Batı’nın müdahale ettiğini düşünüyor. Bunu da açıkça ifade ediyorlar.
Ukrayna’nın Slavyansk kentinde yürütülen ve çok sayıda kişinin ölmesine yol
açan operasyonla ilgili olarak BM Güvenlik Konseyi’ni toplantıya çağırması ve
Ukrayna’nın iç işlerine müdahale ettikleri gerekçesiyle Batı ülkeleri suçlaması
bölgedeki gerginliği daha da artırmıştır.
UKRAYNA ATEŞE Mİ ATILDI?
Burada üzerinde durulması gereken konu şudur:
Amerika ve Batı, aslında Ukrayna’yı ateşin içine atmıştır.
Çünkü karşı karşıya olan Rusya ve Ukrayna’dır ve bu güç dengesi hem askeri, hem
ekonomik alanda Rusya’nın lehinedir. Güç dengesini bugünkü koşullarda dış
güçler değiştiremeyeceğine göre Rusya pes etmeyecek, olan Ukrayna’ya olacaktır.
Gelişmelerden bunu okuyoruz. Kısacası Rusya’nın gücünün kırılması şu an için
beklenmemelidir.
Burada Rusya’nın BM’deki gücü, diğer üye Çin’in Rusya’nın
yanında yer alması ve İran’ın Rusya’ya olan yakınlığı da hiç kuşkusuz
önemlidir. Kaldı ki Rusya Avrasya Bölgesi’nde de bir güç dengesi olarak
kendisini gösteriyor. Ortadoğu’da ise Suriye’ye verdiği destek ile kendisini
gösteriyor.
Bu durum Türkiye’yi etkiler mi? Türkiye nasıl bir pozisyon
almalıdır? Bunu da bir başka yazımızda ayrıntılarla ele alacağız ve
görüşlerimizi sizlerle paylaşacağız.
Necdet Buluz necdetbuluz@gmail.com - necdetes@mynet.com