Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster
Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 25 Nisan 2014
Geçerli Tarih: 06 Mayıs 2024, 14:12
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=17630
Ne hukuk biliyor ne de utanma: Erdoğan’dan 1 Mayıs incileri…
Yıllarca 1 Mayıs’ı kutlamak isteyen emekçilere karşı terör estiren Erdoğan 1 Mayıs’a hak ettiği değeri kendilerinin verdiğini iddia etti. Hükümeti yasal olarak Taksim’i 1 Mayıs’a hazırlamak zorunda bırakan mahkeme kararlarına rağmen, Taksim yasağını yasalarla açıklamaya çalıştı
Tayyip Erdoğan grup toplantısında yaptığı konuşmada yine Gezi eylemlerini ve 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak isteyen emekçileri hedef aldı. Erdoğan Gezi eylemlerinin “ekonomiyi ve huzuru” hedef aldığını iddia ederken, emekçilerin 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak istemesini de “şımarıklık” olarak niteledi. 1 Mayıs’a hak ettiği değeri solun değil kendilerinin verdiğini iddia eden Erdoğan “Taksim’den ümidinizi kesin” dedi. Erdoğan, Taksim 1 Mayıs’ına karşı eylem kırıcı geleneğini sürdüren Türk İş’in AKP’ lehine başvuru yaptığı Kadıköy’ün de son kez açık olduğunu söyledi.
Gezi ekonomi ve huzuru hedef almış
“Gezi olaylarında ve 17 Aralık sürecinde ekonomi de hedef alınmıştı” diyen Erdoğan, şöyle konuştu: “Arkadaşlar Gezi olaylarında, 17-25 Aralık darbe girişimlerinde belirli çevrelerin huzuru bozmaya çalıştığını görüyoruz. Belli aktörler çaba sarf ediyorlar. Huzur bozmak için cam çerçeve kırmak, esnafa zarar vermek gayesiyle birileri her zaman yaptığı gibi gerilim siyaseti üretiyor. Bunlar gereken cevabı aldılar. 30 Mart’ta millet söyleyeceğini sandıkta söyledi. Bu millet çatışma görmek istemiyor.”
“Bu şımarık ruh hali son bulmalıdır”
Erdoğan emekçilerin Taksim kararlılığını “şımarıklık” olarak niteledi ve “emniyet güçleri gereken neyse onu yapar” diyerek, yine o meşhur saldırı talimatlarından birini verdi:
“Bu şımarık ruh hali artık son bulmalıdır. Bu ülkenin bazı sivil toplum örgütleri, sendikaları artık demokratik mücadele kültürünü öğrenmelidir. Başkalarının müdahale alanına girmediği sürece herkes istediği alana girer. Ama çevreye rahatsızlık veriyorsa emniyet güçleri gereken neyse onu yapar.”
1 Mayıs’a hak ettiği değeri Erdoğan vermiş
“1 Mayıs’ın 124 yıllık geçmişi var” diyerek tarih bilgisini konuşturan Erdoğan, yakın geçmişi ise unutmuş gibi davrandı: “1 Mayıs’a hak ettiği değeri biz verdi. Sol mu verdi, CHP mi verdi MHP mi verdi. 1 Mayıs’ı biz tatil ilan ettik. Tarihi nitelikte düzenlemeleri yapan biz olduk.”
2007, 2008, 2009 ve 2013 yıllarında Taksim’e çıkmak isteyen emekçileri engellemek için bütün polis gücünü seferber eden Erdoğan, İstanbul’u felç etmiş, çok sayıda emekçi polis saldırılarında yaralanmış ve hem ulusal hem uluslar arası hukuku çiğneyen bu saldırılar nedeniyle Türkiye AİHM’de mahkum olmuştu.
Hem yasa diyor hem yasak
Hiçbir 1 Mayıs gösterisinde polis dışında esnafa zarar veren kimse olmamışken, cam-çerçeve demagojisini elden bırakmayan Erdoğan, “Emek ve Dayanışma gününü kutluyorum dite esnafa zarar verilmesini kabul edemeyiz” dedi.
Erdoğan, hükümeti Taksim’i 1 Mayıs’a hazırlama yükümlülüğü ile karşı karşıya bırakan AİHM kararını da hiçe sayarak, yasadışı yasağın yasaya dayandığını iddia etti: “Tüm sendikalara, STK’lara sesleniyorum. Bakın ülkemizde miting yapılacak alanlar bellidir. İstanbul’da miting yapılacak yerler bellidir. 1 Mayıs’ı kutlamak isteyen yasaların izin verdiği yerde kutlamasını yapar, mani yok. Bir Yenikapı özel hazırlanmış alandır, miting alanıdır. Bu sene son olarak Kadıköy miting alanı olarak müsaade edildi. Bundan sonra Kadıköy’de de miting yapılmayacak. Tekrar söylüyorum. Taksim’den ümidinizi kesin. Buyrun Yenikapı, Maltepe buyrun. Devletle bir gerilime lütfen girmeyin.”
Oysa hem Anayasa’daki toplantı ve gösteri yürüyüşlerini belirleyen kanun maddeleri hem de AİHM kararları, ne Taksim’in ne de başka bir meydanın yasaklanmasına imkan tanıyor.
“Ben çatışmaya hazırım”
Erdoğan saldırı sinyali verdi: “Hayır orada yapmayacağım, illa burada yapacağım dersen. Ben çatışmaya hazırım anlamına gelir. Herkes yapacağı her şeyi hukuk içinde sürdürmesi gerekir. Sen kanun değilsin.” Ne var ki Erdoğan, kendisi “kanun”muş gibi konuşmaktan çekinmedi.
“İyi niyetle bakmayız”
Erdoğan, 1977 katliamı ve sonraki yıllarda Taksim için verilen mücadelede yaşamını yitirenleri anmak için ısrarlı olduklarını ve Taksim’in emekçi sınıfın kutsalı olduğunu söyleyen konfederasyon yöneticilerine gönderme yaparak alaycı ifadeler kullanmaktan de geri durmadı: “Taksim ısrarına biz niyetle bakmayız, bakamayız. Sendika başkanı burası bizim kutsalımızdır diyor. Lafa bak ya. Nasıl kutsalsa. Belli bir kabir ziyareti yapacaksan, anıt ziyaret edeceksen çelenk koyarsın, bak sizin için metro da yaptık oradan Yenikapı’ya geçebilirsin. O gün resmi araçları ücretsiz de yaparız. Daha ne yapacağız ya.”