Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster


Erdoğan İle Barzani Buluşmasının Perde Arkası


Açıklama: Erdoğan İle Barzani Buluşmasının Perde Arkası
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 30 Kasım 2013
Geçerli Tarih: 19 Mayıs 2024, 01:36
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=16130


ERDOĞAN İLE  BARZANİ BULUŞMASININ PERDE ARKASI

 

Başbakan Erdoğan ile Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetiminin lideri Barzani’nin ‘Diyarbakır buluşması’, siyasette yeni arayışlar açısından da bakılacak bir konudur.

Buluşmanın arka planını daha net görebilmek için biraz gerilere giderek sürecin değerlendirilmesi gerekiyor.

Konuya, Kemal Burkay ve 12 Eylül öncesinin bölgede etkin örgütü “Özgürlük Yolu ile başlayabiliriz. Anımsayacaksınız,  31 yıl yurt dışında yaşayan Kemal Burkay, Başbakan Erdoğan’ın daveti üzerine Temmuz 2011 de yurda döndü.

Özgürlük Yolu hareketinin lideri idi Kemal Burkay.

Aynı hareketin içinde yer alan ve 1978 seçimlerinde, Diyarbakır Bağımsız Belediye Başkanı seçilen Mehdi Zana’da Ekim 2004’de yurda dönmüştü.

Bu iki isimde, Özgürlük Yolu hareketi de son Diyarbakır buluşmasını anlamamızda önemlidir.  Her iki isimde, Barzani ve KDP ile yakın ilişki içinde idiler.

Aslında Barzani ailesi ile yakın ilişki içinde olan başkaları da vardır. Bu ilişkiler içinde Barzani ailesinin Nakşi Tarikatı ile ilişkilerine bakmak gerekiyor.

Ve bu kez karşımıza Şeyh Halid-i Bağdadi çıkıyor. Bugün Nakşiliğin en güçlü kolu olan, hem Kuzey Irak’ta hem de ülkemizde etkin  “Nakşibendiye Halidiye” kolu dikkat çekicidir.

Barzani aşireti kendi içinden çıkan ve Bağdadi’nin Halifesi olan Barzani Şeyh Taceddin sayesinde Nakşibendiye Halidiye koluna bağlanır.

“Mevlana” mahlasını kullanan Halid-i Bağdadi’ye bağlı olarak Türkiye’de dört büyük Nakşi bendi tekkesi bulunmaktadır.

Bunlardan Ahmet Ziyaeddin Gümüşahanevi’nin kurmuş olduğu tekke önemlidir. Gümüşhanevi olarak bilinen tekkeye, Turgut Özal, Necmettin Erbakan, Recai Kutan, Ömer Dinçer, Kemal Unakıtan, Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül gibi pek çok önemli isim bağlıdır.

Yani Başbakan Erdoğan ile Barzani aynı tarikata bağlıdır!..

Başbakan Erdoğan her ne kadar 2007 yılında, “Bizim muhatabımız Irak merkezi hükümetidir. Ben cumhurbaşkanı ve başbakanla görüştüm ama bunun dışında bir kabile reisi ile görüşmem.”  Sözlerini etmiş olsa da, günümüzde şartlar değişmiştir.

Değişen şartlar, iki ‘Tarikat kardeşini’ Diyarbakır’da buluşturur.

Nedir değişen şartlar?

Suriye’de yaşanan gelişmeler ve PYD’nin etkinliğini artırması, İran ile Suriye’nin yakınlaşması ve “Açılım” sürecinde İmralı ve Kandil’den gelen taleplerin zorlaması yeni arayışlara neden olmuştur.

Bu arayışlar Başbakan Erdoğan’ın bir zamanlar “kabile reisi” dediği Barzani ile buluşmaya zorlamıştır.

Çünkü Barzani bölgede etkin bir isimdir.

Şimdi konuyu biraz daha irdeleyelim.

12 Eylül öncesi bölgede siyaseten güçlü olan Özgürlük Yolu, her zaman Barzani desteğini arkasında hissetmiştir.

Bu hareketin iki önemli ismi Kemal Burkay ve Mehdi Zana yıllar sonra yurda dönmüşlerdir. Her ikisinin yurda dönmeleri de AKP iktidarı dönemindedir.

Zana ailesi, günümüzde Barzani yönetimindeki Kuzey Irak’tan ihale almaktadır. 2006 Nisan ayında gerçekleşen Leyla Zana-Barzani zirvesinde; Leyla Zana, Barzani’ye ‘ihaleler için teşekkür’ etmektedir.

Ayrıca ‘demokratik çözüm için ağırlığınızı koyun’ demektedir…

Ve bağımsız milletvekili olan Leyla Zana, 2012 Haziran ayında Başbakan Erdoğan’a övgüler düzdü. Bu övgüler sonrası Başbakanlık konutunda Erdoğan-Zana buluşması gerçekleşti.

Leyla Zana, BDP ile de arasına mesafe koymaya hep özen göstermiştir.

29 Eylül 2013 tarihinde Van’da önemli bir toplantı yapıldı.

Bu toplantıya 12 Eylül öncesinin bölge siyasetinde etkin gruplarının temsilcileri katıldılar. Özgürlük Yolu, DDKD, KUK, Rızgari temsilcileri partileşme kararı aldılar.

Bu oluşum “açılım” sürecinde zorlanan Başbakan ve kurmaylarınca da desteklenmiştir. Çünkü yeni bir parti ile BDP’nin bölgedeki etkinliği kırılacak ve AKP güçlenecektir!

‘Diyarbakır buluşması’ bu nedenle önemlidir.

Diyarbakır adının başlı başına bir anlamı da vardır. Başbakan Mesut Yılmaz, 1999 yılında “AB’nin yolu Diyarbakır’dan geçer” diyerek o öneme işaret etmişti!

Başbakan Erdoğan 2004 yılında, “Diyarbakır BOP’un yıldız kenti olabilir” diyerek bu önemi bir kez daha vurgulamıştır.

Gerçekten de Diyarbakır BOP için önemli bir kenttir. Barzani’de Başbakan Erdoğan ile gerçekleştirdiği ‘Diyarbakır buluşması’ sonrasında, bu buluşmaya övgüler düzmesinin nedenlerinden biriside budur.

Başbakanın Barzani ile Ankara yerine Diyarbakır’da buluşması ile vermek istediği mesaj da bu açıdan önemlidir.

Bu buluşma, 29 Eylül Van toplantısı ile partileşme kararı alan Barzani’ye yakın grupların siyasallaşmasına hız kazandıracaktır.

Barzani’nin KDP’si ne paralel siyaset yapan Türkiye KDP’si yakın zamanda kurulacağa benziyor. Leyla Zana, Sertaç Bucak ve Nizamettin Taş gibi bölge siyasetinde etkin isimlerin de bu partide görev alacakları söylenmektedir.

Bu partileşmeye en çok karşı çıkacak olanlar ise DTP ve PKK ile İmralı olacaktır. Nitekim bu kesimlerden gelen eleştirilere de bu açıdan bakmak gerekiyor.

Başbakan Erdoğan, bu durumu tahmin ettiğinden, onların ağızlarına, bir parmak daha bal çalmayı ihmal etmemiştir.

Diyarbakır’da, dağların ve cezaevlerinin boşalması düşüncesini açıklaması bu nedenledir. Umut vererek zaman kazanmak istemektedir.

Bu konuşma bir genel af beklentisi yaratmıştır.

Ve bu konu konuşulur olmuştur. Her ne kadar Başbakan Erdoğan, o sözlerini düzeltme gereği duymuş olsa da böyle bir beklentinin yaratılmış olması önemlidir.

Önümüzdeki süreçte genel af konusu daha çok konuşulacağa benzemektedir.

Diyarbakır buluşması ve KDP’nin Leyla Zana, Sertaç Bucak ve Nizamettin Taş gibi isimlerle ülkemizde de partileşecek olması, bir bakıma Barzani’ye Güneydoğu’da daha etkin olma fırsatı yaratacaktır.

Bunun karşılığında ise Barzani’den istenilenler nelerdir?

Erdoğan-Barzani görüşmesi ile dört madde üzerinde anlaşılması bu konuda ipuçları vermektedir.

Öncelikle Barzani’den Suriye’nin kuzeyinde (Rojova’da) PYD ‘nin kurmak istediği fiili yönetime karşı çıkması istenmiştir.

Kuzey Irak petrollerinin ülkemiz üzerinden pazarlanması kararı alınmıştır.

Kuzey Irak’a iki yeni sınır kapısı açılması kararı alınmıştır.

Barzani’den çözüm sürecine destek vermesi istenmiştir.

Bu dört madde ile yeni bir ittifak da kurulmuşa benziyor. Bu yeni ittifak ile bir bakıma Öcalan’a da mesaj verilmektedir.

“Oslo süreci” ve “İmralı süreci” ile Öcalan’ın dile getirdiği talepler karşısında zorlanan iktidar, ‘sen işi yokuşa sürersen ben de yoluma Barzani ile devam ederim’ mesajı vermektedir.

Çankaya Köşkünü düşünen Erdoğan, bu hedefe gitmek için yerel seçimlerde tüm ülkede oylarını artırmak istemektedir.

“Bütünşehir Yasası” bu açıdan önemlidir.

Diyarbakır buluşması ve Barzani ile kurulan yeni ittifak da…

Başbakan Erdoğan’ın ilk defa Diyarbakır’da ‘Kürdistan’ ifadesini kullanması da yeni süreç için anlamlıdır.

Bu ifade Barzani’nin siyaseten elini güçlendiren bir ifade olmuştur.

Ve Diyarbakır buluşması ile Başbakan Erdoğan, Barzani’ye bölgede liderlik vermiştir. Artık “açılım sürecinin”  yeni destekçisi Barzani olacak gibi görünüyor.

Türkiye KDP’sinin de kurulması ile bölgede siyaset yeni dengelere oturtulmaya çalışılıyor.

Bu yeni dengelerde iki noktaya dikkat çekmek gerekiyor. Birincisi ‘tarikat kardeşliği’ sonucu Nakşilik bölgede daha etkin olacaktır.

İkincisi ise, 12 Eylül öncesinin bölgede etkin siyasi gruplarından olan; Özgürlük yolu, KUK, DDKD, Rızgari gibi sol gruplar, Barzani çizgisinde Türkiye KDP’si olarak örgütlenerek yeni sürece destek olacaklardır.

Başbakan Erdoğan ve Barzani ile Leyla Zana’nın da fotoğraf karesinde yer alması aslında yeni sürecin  mesajdır.

Ve nihai amaç Barzani önderliğinde Nakşi Kürt devletidir.

Başbakanın ilk defa ‘Kürdistan’ sözcüğünü kullanması da bu açıdan anlamlıdır…

Bu durum, Barzani ile PKK ve Barzani ile PYD arasında çatışmaları da artırıcı bir etki yapacaktır. Hatta İmralı ve Kandil açısından “açılım sürecinin” sonu olarak değerlendirilerek terör olaylarının yeniden artmasına da yol açabilecektir.

Özetle BOP için atılan son adım, bölgede yeni sıcak gelişmelere neden olacağa benziyor…

Hilmi TAŞKIN

Eğitimci/Yazar 


Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster