Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster


Çare ve Çaresizlik...


Açıklama: "Çare Sarıgül" mü? O zaman 'çaresiz' olan kim? O da Kılıçdaroğlu'mu? CHP'yi yerel seçimler sonrası yeni bir tartışmalı süreç bekliyor.
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 11 Kasım 2013
Geçerli Tarih: 18 Mayıs 2024, 19:16
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=16016


ÇARE VE ÇARESİZLİK... Yıllardır CHP üzerinde bir kampanya yürütüldü. Bu kampanyanın sloganı “Baykal’la olmaz” idi. Aslında hedef kişi üzerinden parti idi! Bu slogan kimi çevrelerce sıklıkla kullanıldı. CHP tabanına telkin edildi. Ancak parti içinde güçlü olan Baykal’ı liderlikten etmek uzun süre başarılamadı. Karşısına rakip olarak Mustafa Sarıgül çıkarıldı. Yine olmadı. Başka siyasi oluşumlar denendi. 10 Aralık Hareketi ile SHP yeniden canlandırılmak istendi. Olmadı. Rahmetli İsmail Cem’e Yeni Türkiye Partisi (YTP) kurduruldu. Olmadı. Mustafa Sarıgül ile Türkiye Değişim Hareketi (TDH) başlatıldı. Bir ara partileşme kararı da aldı ama olmadı. Dağa, taşa “Çare Sarıgül” yazıldı. Büyük organizasyonlar gerçekleştirildi. Medya desteği sunuldu. Ama bir siyasi parti olarak ortaya çıkmadı. Aslında TDH üzerinden hem CHP’ye hem de AKP’ye çeşitli çevreler baskı kurmaya çalıştı… Tüm bu gelişmelere ve kampanyalara rağmen Baykal liderliğindeki CHP, küresel merkezlerin ülkemize yönelik planlarına karşı direndi. 1 Mart tezkeresi buna örnektir. Başka örnekler de vardır. Baykal liderliğinde ki CHP’yi değiştirip, dönüştüremeyen çevreler büyük bir komployu sahneye koydular. Kaset planı bu nedenle devreye sokuldu. Baykal istifaya zorlandı. Kemal Kılıçdaroğlu CHP Genel Başkanlığına getirildi. Kılıçdaroğlu’nun yıldızı geçtiğimiz yerel seçimlerde parlatılmıştı. O parlatma ve medyanın sunduğu %30ları geçen oy oranları ile taban büyük oranda Kemal Kılıçdaroğlu’nu kabullendi. İktidar olma umudu galip geldi! CHP, kısa sürede Y-CHP’ye dönüştürüldü. Parti tabanı, parti yetkililerinin ve medyanın sunduğu iktidar umudu ile değişimi- dönüşümü çok da tepki göstermeden kabullendi… Baktı ki küresel merkezler ve onlarla şbirliği içinde olan çevreler, kaset işi tutuyor bir kaset operasyonu da MHP’ye yaptılar. Böylelikle “eşbaşkan” önderliğinde AKP iktidarına dikensiz gül bahçesi sunuldu. Muhalefeti olmayan bir iktidar rahatlığı ile “ustalık dönemi” yaşanmaya başlandı. En yaşamsal konularda muhalefet iktidarla birlikte hareket eder oldu! Sadece dostlar alışverişte görsün hesabı göstermelik muhalefet yapıldı. CHP içinde “ulusalcı” denilen birkaç aykırı ses çıksa da çok etkili olamadılar. Hatta bu sesler giderek parti içinde etkisizleştirildiler de… CHP’de ki bu yönetim yapısının emanetçi olduğunu çok defa yazdık. Kaset olayını planlayan güçler, stratejik planlamalarını da yapmıştı. Kemal Kılıçdaroğlu, bir süreliğine genel başkanlık görevini yapacak ve partiyi Mustafa Sarıgül’e hazırlayacaktı. Nitekim Mustafa Sarıgül’ün, Kılıçdaroğlu genel başkan seçildikten sonra TDH’yı partileştirme çalışmalarından vazgeçmesi de buna işarettir. Kılıçdaroğlu’na destek vermesi de… *** Bugünlerde planın yeni bir aşamasına geçildi. Medya ve kimi çevreler İBB Başkanlığı için, “Çare Sarıgül” söylemini yeniden dillendirmeye başladılar. Yaratılan planlı baskı ile Sarıgül’ün isteği üzerine ayağına gidilerek partiye davet edildi. Genel Başkan, Sarıgül ile Ankara’da bir otelde sabah kahvaltısı yaptı. Böylelikle MYK ve PM üyelerine mesaj verdi. MYK ve PM İstanbul’da elden alınan üyelik başvurusunu onayladı. Sonra ne mi oldu? Sarıgül üye kimlik kartını almak için TDH üyeleri ile Ankara’ya CHP Merkezine çıkarma yaptı. Miting havasında geçen ve bugüne kadar örneği görülmeyen bir törenle Sarıgül’e üyelik kartı verildi. “Çare Sarıgül” pankartları ve sloganları altında yapıldı tören. “Çare Sarıgül” ise çaresiz olan kim? O törende de görüldü ki aslında çaresiz olan Kemal Kılıçdaroğlu! Misyonu yakın zamanda sona erecek ve emaneti güç merkezlerinin planı gereği devredecek. O zaman, ne zaman? Yerel seçimler sonrası CHP de bir iç tartışmanın yaşanacağı bekleniyor. “Bütünşehir Yasası” AKP’nin lehinedir. AKP, hak etmediği bir seçim galibiyeti alacak gibi görünüyor. Bu nedenle CHP’de iç tartışmanın ve kurultay hesaplarının yapılması da doğaldır. İşte o zaman “Çare Sarıgül” olarak kamuoyu yönlendirilecek ve Mustafa Sarıgül meydana sürülecektir! Fakat görünen odur ki parti tabanında güçlü bir kitle de o meydanı boş bırakmayacak gibi görünüyor. Parti tabanı gösterilen ‘çare’yi çaresiz bırakabilir ve başka çözümler üretebilir de… CHP’nin yapısı renkli devrimlere uygun değildir… Sarı ya da turuncu… Farketmez.

Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster