Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster


Bilirken Susmak...


Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 07 Ekim 2013
Geçerli Tarih: 18 Mayıs 2024, 23:10
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=15740


BİLİRKEN SUSMAK...

 

“Bilirken susmak,bilmezken konuşmak kadar kötüdür”der Platon.

Hem de ta ilkçağda söylemiş bu sözü.

Odur,budur söz hep anlamını korumuş.

Günümüzde de bildiği halde susan,bilmediği halde ahkâm kesen o kadar insan var ki…

Sözümüz özellikle de susanlaradır,

Görmek istemeyenleredir,

Yazmak istemeyenleredir,

Yani üç maymunu oynayanlaradır.

Oysa hepimiz bu şehirde yaşıyoruz.

AKP il ve Merkez ilçe yönetiminde yaşanan değişimin doğru okunması gerekiyor.

Herkes kendi açısından farklı pencerelerden olaya bakmaktadır.

Değişimin ana nedeni,il ve ilçe örgütlerinin iç sorunları ile yerelde siyaset üretmede yetersiz kalmasıdır.

Bu yetersizliğin nedeni nedir?

En büyük sorumluluk Nurettin Canikli’dir.

İl ve ilçe örgütleri siyaset yapıyor-muş gibi davranmışlardır.

Tıpkı CHP İl yönetimini yaptığı gibi…

Sahi CHP il yönetiminin siyaset ürettiğini göreniniz ya da duyanınız var mı?

Olmayan şey ne görülür ne de duyulur!

Burada ki en büyük sorumluluk da il başkanına aittir.

AKP’de ki gibi yerel seçimler öncesi aslında bir kan değişikliği CHP İl örgütü içinde gereklidir!

Ama ‘troyka’ bunu istemez!

Nasıl olsa CHP’li Giresun Belediyesi hizmet üretiyor.Her gün medyada yer alıyor. O rüzgâr bize yeter diye düşünüyorlar!

Oysa yanılıyorlar.

Siyaset boşluk kaldırmaz.

Yarın rüzgâr tersine esmeye başlayabilir…

Yerel siyasetin muhalifleri yarın etkili siyaset üretmeye başlarlarsa ne olacak?

Bugün işler tıkırında imiş gibi görülebilir…

Ya da öyle gösterilebilir…

Geçen yazımda Gazi Caddesi için bazı noktalara değinmiştim.

Son yağmurda oradaki tespitlerimin teki gerçekleşti.

Cadde,“ortasından dere akan cadde” oldu!

Nedeni ise yağmur suyu alt yapısının yetersizliğidir…Ama yağmur da Alpaslan Caddesinin resmini Facebook’a koyar ve altına ‘yağmurda Giresun’ diye övünürsen doğru olur mu?

Cadde esnafı da yağmur altyapısın yetersizliğinden bahsediyor.

Cadde inşaatı ile ilgili bilgi tabelası ise yok!

İhale bedeli nedir?

İhaleyi alan kimdir?

Ne zamana bitecektir?

Herhangi bir bilgi yok!

Aynı durum Balık Hali içinde söylenebilir.Orada da bilgi tabelası yok.Acaba neden yok?

Yoksa işi alanlar ile ‘troyka’ içinde yer alanların yakınlığı ya da arkadaşlığı mı var?

Tabela yoksa kaygı duymak doğaldır…

Şimdi bir başka hesabı daha yapalım.

2009 yılında yeni yönetim göreve başladığında devraldığı borç miktarı 20 trilyon 183 milyar liradır.

O zaman ‘belediye borç batağında’ açıklamalarını anımsayalım.

Ya şimdi borç ne kadar?

Edindiğim bilgilere göre 52 trilyon civarında imiş.

2013 bütçesinin 80 trilyon olduğuna göre,bütçenin 2/3 si borç olarak görülüyor.

Herhangi bir bütçenin 2/3 ü borç ise ‘batak’ olarak değerlendirmek gerekiyor!

Şimdi bir başka hesabı daha yapalım.

Belediye görev süresi içinde; G-City de ki dükkânları sattı.

G-City yanındaki binayı hastaneye sattı.

Toptancı hali arkasındaki araziyi sattı.

Etbaşoğlu’ndaki araziyi sattı.

Rus Pazarı olarak bilinene araziyi sattı.

Neredeyse satacak gayrimenkul bırakmadı…

Buna rağmen borç 2,5 kat arttı…

Gider kalemlerine bakıldığında ise,en önemli kalem maaşlardır.

Taşeron firma üzerinden işe alınanlar bu gideri artırmaktadır.

Bir de bankamatik işçilerini sayarsak durum anlaşılacaktır.

Ve bu mali tablo nedeniyle; Aksu Festivali için gelen ekiplerin konaklama bedellerini alamayan yerlerin var olması ise üzücüdür.

Olan tablo budur.Ama sunulan tablo bambaşkadır.

Meydan boş olunca,enformasyon çalışmaları da başarılı şekilde yürütülünce kamuoyu sunulan tabloyu görebilmektedir.

Oysa kazın ayağı hiç de öyle değil…

Ne diyor Platon? “Bilirken susmak,bilmezken konuşmak kadar kötüdür” İlkçağda da bu çağda da…


Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster