Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster

Önce İnsanlar Bozuldu!

Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 12 Temmuz 2013
Geçerli Tarih: 19 Mayıs 2024, 02:01
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=14806

ÖNCE İNSANLAR BOZULDU!

“Önce ekmekler bozuldu sonra da her şey” diye başlar Oktay Akbal öyküsüne…

Oysa ekmeklerden önce insanlar bozuldu!

İnsanlar bozuldu ki ekmeklerde bozuldu.

Sadece ekmekler mi bozuldu?

Her şey bozuldu ve bozulmaya da devam ediyor.            

Doktor,bir insan ve Hipokrat yemini etmiş meslek adamıdır.Görevi her ne olursa ve ne sebeple gelirse gelsin hastasını tedavi etmektir.

Ali İsmail,2 Haziran günü Eskişehir’de “Gezi Parkı Direnişine” katılan bir genç.

Polisin biber gazlı müdahalesi ile ara sokağa kaçıyor.O sokaklarda henüz kimliği belirsiz kişilerce öldürülesiye dövülüyor.Götürüldüğü Yunus Emre Devlet Hastanesinde belki de‘direnişçi’ olduğu için yeterli tedavi uygulanmıyor.Tomografisi çekilip ‘bir şeyin yok’ deniliyor.Ağrı kesici verilerek evine gönderiliyor.Oysa Ali İsmail o an beyin kanaması geçiriyormuş!

Tam 38 gün sonra Ali İsmail can veriyor.

Polis de bir insan…

Ankara’da ki “Gezi Parkı Direnişine”katılan Ethem Sarısülük, bir polis kurşunu ile can veriyor.                                          

*Başbakan, “Gezi Parkı Direnişi” için ne diyor?

“ %50 yi evinde zor tutuyoruz.”

Yani demek istiyor ki ‘salarım üzerinize benim kitlemi…’

Ve önce İstanbul’da, daha sonra da Ankara’da elinde pala saldırganlar ortalıkta dolaşıyor.

Elinde silah,havaya ateş açan otel sahiplerini görüyoruz.

Ve eli sopalı polisin yanında görev(!) alan partili gençler…

Oysa demokrasilerde toplantı ve gösteri yürüyüşü bir haktır.

Herkes önceden izin almaksızın silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma hakkına sahiptir.

Bir de ‘ileri demokrasi’ den bahsediliyor!             

*Gazeteci de insan.

Gördüğü gerçeği yazmak yerine,patronunun isteğine uygun haber yapmak zorunda kalması nasıl bir meslek etiğidir?

Bu sansürcü anlayışa karşı kalemini kıramamak ve yandaşlaşmak meslek onuru ile izah edilebilir mi?

Siyasallaşmış ya da yandaşlaşmış kalemden gazeteci olur mu?                                     

*Çocuklarını ya da yakınlarını zengin etmek için çalışan siyasetçide insan.

Yandaş kadrolaşmayı yapanlarda insan…

Deniz Feneri Davasını kapatmaya çalışanlarda insan.

Silivri yargısını yaratanlarda insan…

Onuncu yıl Marşından rahatsızlık duyan siyasetçilerde insan.

51.000TL ücretle başbakana danışman olan Yiğit Bulut’ta insan.

Ve oldukça yüksek rakamlar ile babasına danışman olan Sümeyye’de insan..

Bir torba makarnaya,bir çift ayakkabıya,ya da aldığı kömüre karşılık siyasal tercihini değiştiren de insan.

Kalemini satmayanlar,kiralamayanlar da insan.

Onurunu korumaya çalışanlar da…

Her ramazanda din pazarlayan siyasilerde,başka kişilerde insan…

“Camide içki içildi”diyende insan.

“Ben din adamıyım.Yalan söyleyemem camide içki içilmedi” diyen de insan.

Özel uçakla Isparta’dan Kayseri’ye açılışa giden de insan.

Devletin malını gözü gibi koruyanlarda insan…                    

*Kent rantını pazarlayanlarda insan.

O ranttan pay almak için her taklayı atanlarda insan.

Rant paylaşımının siyaseti yoktur diyenlerde insan.

Cep delik cepken delik gelip,malı götürenlerde insan.

İmar işleri ile şehirlerin görüntüsünü bozanlarda insan.

Kentlerin eski resimleri ile avunanlarda insan…

Seçilmek için elli takla atanlarda insan.

Seçildikten sonra selam vermeyenlerde insan…

Örnekleri çoğaltmak olanaklıdır.                          

*Oktay Akbal, “Önce Ekmekler Bozuldu”diyor.

Hayır…

Önce insanlar bozuldu.

İnsanlar bozulduktan sonra da her şey bozuldu.

Şimdi o bozuk düzeni yaşıyoruz…

Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster