Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster


NİYAZİ BİLİR'DEN ELEŞTİRİLER


Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 30 Temmuz 2010
Geçerli Tarih: 18 Mayıs 2024, 17:56
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=1383


HALKI APTAL YERİNE KOYANLARA HAYIR yazıma www.gorele.gn.tr köşe yazarlarından Niyazi Bilir tarafından bazı sorular yönetilmiştir.

      Sevgili Ali Dursun bey,

      Acizane birkaç soru soruyorum,

      1- Yapılan Hes uygulamaları doğrudur veya yanlıştır demiyorum, Elektrikte dışa bağlılık kendi elektriğimizi üretmeden nasıl son bulacak?

2- Hangi Bakanın, Milletvekili’nin, Belediye Başkanının çocuğu gerekli liyakatı olmadan ve sınavlara girmeden hangi devlet kurumunda işe yerleşti?

3- Emekçi kitleler yoksullaştı diyorsun, Ak Parti iktidarı öncesinde aldığı ücretin daha altında bir ücretlindirmemi var, yoksa bazı sosyal haklar mı ellerinden alındı?

4- "Vereceğiniz her görevi yapmaya hazırım" sözünün bir kaydı veya bir duyanı mı var, yoksa sadece bir tahmin mi?

5- Ak Parti iktidarı öncesi sağlık kurumlarını ve hastanelerin durumlarını incelemiş miydiniz?

6- 12 Eylül yasalarının bir kısmını olsun değiştirilmesinin bu ülkeye ne gibi bir zararı olabilir?

7- Anayasa Mahkemesinin ve HYSK’nın üye sayısının değişmesinin bu ülkeye nasıl bir zararı olabilir?

8- Bu değişiklikleri yapan bir siyasi iktidar değil mi? Bu iktidar sürekli ülke yönetimine hakim mi olacak? Yanlış olan uygulamaların seçimlerde ilk çekecek olan siyasi iktidar değil midir?

Halkı aldatanlara ve aldatmaya çalışanlara kim olursa olsun elbette HAYIR, Küçükte olsa yapılan Anayasa değişikliğine EVET

Saygı ve muhabbetle, görüşmek üzere…

Niyazi BİLİR
 
BİLİR MATBAACILIK
Kağıt Ür. ve Kırt. Malz. San. Tic. Ltd. Şti.
Ümraniye / İstanbul
Tel.  : 0216 611 60 01
Faks: 0216 611 60 53
www.bilirmatbaa.com.tr
niyazibilir@bilirmatbaa.com.tr
info@bilirmatbaa.com.tr

HALKI ALDATANLARA HAYIR

Merhaba kardeşim,sorduğun sorular her ne kadar kazık(zor)! sorular olsalar bile cevaplamaya çalışacağım,sürçü lisan edersem affola.Zaman azlığı nedeniyle kısaca değinmek durumundayım.

1-Bende kendi elektriğimizi kendi kaynaklarımız ile üretmekten yanayım.Öncekiler ve şimdiki İktidar bu söylemleriyle halkı kandırıyor.Bakınız,doğalgazda Rus gazprom ile yapılan ihanet anlaşmasına,dünyada en pahalı gaz anlaşması ve alım garantisi,İran ile gaz anlaşmasıda aynı şekildedir.Rus gazprom ile yapılan gaz anlaşması büyüklüğü 500 milyar dolardır ve almadığımız gaz nedeniyle bu ülkelere 3 milyar dolar para ödemiş bulunuyoruz.Hem elektrikte dışa bağımlılıktan kurtulacağız diyorlar ve aynı zamanda G.Kore ile Sinop'ta,Rusya ile Akkuyu'da iki tane nükleer santral anlaşmasını geçirmeye çalışıyorlar! Sadece bu anlaşmalar onların ne kadar samimi/yetsizliklerini ortaya koymaya yetmektedir.İçeriği bakımından konu çok uzun ve kısaca elektrik üretmenin alternatifi vardır rüzgar,güneş,jeotermal,ancak suyun alternatifi yoktur.Yapılan bu hes ihalelerinde suyun kullanım hakkının 49 yıllığına devredilmesine çok dikkat edilmesi gerekmektedir.Elektrikte dışarıya bağımlılıktan kurtulacağız diyerek aslında suyu ticarileştirme çabaları vardır ve bizi suda da dışa bağımlı hale getirmeye çalışıyorlar.(ayrıca sana Türkiye Hes Raporu gönderiyorum incelersin)

Niyazi Bilir--Gazprom anlaşmasını bildiğim kadarıyla Mesut Yılmaz hükümeti başlatmıştır. Bu anlaşma ülkeyi zarara sokmuş ta olabilir ama bir ihanet anlaşması olarak tabir etmek için anlaşmayı iyi incelemek gerekir.

2-bu soruna biraz çalışmam lazım,çok yaygın olmasına rağmen sana bir kaç örnek göndereceğim,söz.aslında basını takip etsen rahatlıkla bulabilirsin.

Niyazi Bilir--Ben doğru olan öyle bir habere rastlamadım, rastlarsanız lütfen gönderin.

3-emekçi kitleler yoksullaştı konusu başlıbaşına bir konferans konusu ancak en son DİSK Çalışma Raporuna bakarsan görürsün.AKP döneminde 10 milyon kayıtdışı çalışan var.Ayrıca bu dönemde müteahhit ve taşeron işçiliği son derece yaygınlaşmıştır(ağabeyin Ali Bilir'in elemanları gibi).Burada alınacak ölçü çalışanların sendikalı yani örgütlü olmasıdır. Örgütlü toplumların refah düzeyi yükselir,örgütsüz toplumlar aksine yoksullaşırlar.örneğin,12 eylül öncesi emekçi kitlelerin ulusal milli gelirden aldıkları pay %49 iken darbe sonrası örgütleri dağıtılan emekçi kitleler acımasızca sömürülmüş,ağır bir yoksullaşma içerisine sürüklenmişlerdir ve ulusal milli gelirden aldıkları pay kademeli olarak azalarak günümüzde %8'lere gerilemiştir.

Niyazi Bilir--10 milyon kayıt dışı çalışan var sa bu ülkede işsizlik yok demektir. 12 eylül öncesi milli gelir rakamı ile bu günkü milli gelir durumunu karşılaştırdınız mı? Ali Bilir’in taşeron elamanı yok, Başkan yardımcılığı yaptığı sırada Belediyenin taşerona verilmiş işleri vardı.

4-Başbakanın Obama görüşmesi ile ilgili haberleri googleden tararsan haberi okursun kardeşim ayrıca bu ilk değil.Başbakan baş danışmanı sıfatıyla Zapsu'nun ABD yetkililerine "Başbakanı bir fare gibi delikten süpürüp atmayın,onu çıkarlarınız için kullanınız"diye alçalmasını da biliyoruz.BOP Eş Başkanı olduğunu caka satarak ifade eden böylesi bir Başbakandan sadece utanç duyulabilinir.

Niyazi Bilir--Zapzu’nun böyle bir ifadesi olduğunu zannetmiyorum, Google taradığımız birilerinin yanlı yazılmış yorumları da olabilir, Zapzu değil kim olursa olsun ülkesinin bir Başbakanı için öyle konuşamaz.

5-AKP,emperyalist sermayenin yerli işbirlikçisi bir hükümettir.Sağlıkta sadece bir örnek vermek gerekirse,SSK'nın bir ilaç fabrikası vardı ve 18 ilacın üretim lisansı elindeydi. Örneğin,bir öksürük şurubunu 1 liraya malediyordu ve sigortalılara 2 liraya satıyordu.Bugün aynı öksürük şurubunu kaç liraya alıyoruz bir düşün ve bu ilaçları kimler üretiyor?SSK'nın Devlete devri ile birlikte bu ilaç fabrikasını aceleden kapadılar ve 18 ilacın üretim lisansını rafa kaldırdılar.Sağlığı emperyalist ilaç tekellerinin hizmetine soktular.Bakınız,SGK'nın kara deliğini oluşturan en büyük kalem dışarıdan ilaç alımlarıdır,emekli aylığı ödemeleri değildir.

Niyazi Bilir--Ak Parti olsa olsa milletin işbirlikçisi olur.SSK’nın 1 liraya ürettiği hangi Öksürük Şurubunu 2 liraya alıyordunuz veya bulup ta alabiliyor muydunuz? İlaç kuyruklarında kaç saatte sıra geliyordu? Doktorun yazdığı ilaçları bulabiliyor muydunuz?

AKP adı sağlığın ve eğitimin paralı hale getirilmesinin adıdır.

Niyazi Bilir--Ak parti’nin yaptığı en iyi dönüşüm projelerinden biri sağlık sektörünün düzenlenmesidir.İnsanlar istediği hastaneye gidebiliyor,isteyen küçük farklar ödeyerek özel hastanelere gidebiliyor? Sizce nasıl olmalı,Daha iyi bir sistem öneriniz varsa gerekli yerlere sizin adınıza iletmeye hazırım.

6-12 eylül yasalarının en azından bir kısmının değil tamamının değişmesinden yanayız.Aynı zamanda 12 eylülde işkence görmüş,hapis yatmış,uzun yıllar işsiz kalmış(afaroz)birisi olarak bu anayasayı asla onaylamıyorum.Tamamen kaldırılmasını ve daha özgürlükçü bir anayasa yapılmasını talep ediyorum ancak burada bize giydirilmek istenen şey bir tuzaktır,iyi maddeler içinde sunulan zehirli maddelerdir ve AKP'nin yargıyı denetim altına alması asla kabul edilemez.Bu sonu belirsiz kötü bir mecera olur ki tarih bunun örnekleriyle doludur.

Niyazi Bilir--Onaylayıp onaylamamak herkesin kendi tercihi, daha özgürlükçü bir anayasa yapacak Ak Parti’den başka bir siyasi irade var mı size göre? Varsa onlar Ak Parti’nin buyurun yeni anayasa yapalım demesi karşılığında neredeydiler? Bize giydirilmek istenen tuzak falan yok,kim kime neden tuzak kuracak? Zehirli maddeler dediğiniz hangi maddelerdir? Size göre zehirli maddeler ise, Ak parti iktidarı ebediyen ülke yönetiminde kalmayacak. Kılıçdaroğlu hükümeti gelince eski haline getirir olur biter.

7-8-Yargının siyasallaşmasının çok vahim sonuçları olur.Yargı üst kurullarının oluşumu kendi hiyerarşisi içerisinde düşünmek gerekir.

Din ve tarım imparatorlukları döneminde iktidar Tanrının elçisi sayılan kral ve padişahlar eliyle yürütülüyordu.1789 Fransız devrimiyle beraber halkın oyu ile seçilen temsilcilerden oluşan meclisler aracılığıyla yürütülmeye başlandı ancak meclislerde çoğunluğu eline geçiren partiler ülkeyi diktatörlüğe götürdüler,Almanya Faşist Hitler,İtalya Faşist Mussolino, Japonya,..Faşizm belasından kurtulduktan sonra meclislerde oluşacak diktatörlükleri önlemek gayesiyle iktidar gücü 3'e bölündü.Yasama,yürütme ve Yargı şeklinde.Burada temel amaç oluşabilecek diktatörlükleri önlemekti.İşte şimdi AKP tam da bu heveste olduğu izlenimini ortaya koyuyor,teokrasi özlemlerini dillendiriyor ve son kale olan yargıyı denetim altına almaya çalışıyor,buna asla müsaade edilemez,bu çok tehlikeli bir yoldur,selamlar.

Halkı Aldatanlara HAYIR

Niyazi Bilir--Yargının siyasallaşması diye bir şey söz konusu değil, aksine yargı bu günkünden daha fazla bağımsızlığına kavuşuyor, bu konuda Gorele.gen.tr’deki yazıma göz atabilirsiniz?

Merhabalar,

Sorduğum sorulara verdiğiniz cevaplar için çok teşekkürler.

Ancak detaylı inceleyebildim, bazı satırların altına notlar yazdım.

Hoşçakalın.

Halkı Aldatanlara HAYIR.

Anayasa Değişiklik Maddelerine EVET

Niyazi BİLİR

 

Yukarıdaki satırlar bir ibret vesikasıdır,iki kişi arasında geçen diyaloglardan görüleceği üzere birimizin ak dediğine diğeri kara diyor ve asla ortak bir noktada buluşamıyoruz.Benim düşüncelerim ve inandığım doğrulara Niyazi Bilir tam aksini söylüyor.

AKP iktidarı önüne çıkan yargı engelini aşmak ve yargıyı denetim altına alabilmek için ortaya sürdüğü referandum aldatmacası tuzağına düşmeyeceğimizi umuyorum.Bu tehlikeli yoldan bir an önce dönülmesini diliyorum.

Yargı hepimize lazım olacak ama en önce AKP ve yandaşlarına daha çok lazım olacaktır.

Değerlendirmeleri okuyucuların sağduyulu yorumlarına bırakıyorum.

Halkı Aldatanlara HAYIR 

 


Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster