Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat | Resimleri Göster
Açıklama:
Kategori: Köşe Yazarları
Eklenme Tarihi: 07 Şubat 2013
Geçerli Tarih: 12 Mayıs 2024, 19:23
Site: Görele Sol Platformu
URL: http://www.gorelesol.com/yazar.asp?yaziID=13147
Kadın olmanın ve evdeki yangını en çok hisseden olmanın duyarlılığıyla yazıyorum bu köşeyi.
Bu köşeden sizlere seyahatlerimi anlatabilirim. Ki çok gezenlerdenim.
Son on ay içerisinde aldığım on sekiz kiloyu, nasıl vermeye başladığımı ve günlük kaç kaloriye kendimi endekslediğimi de anlatabilirim.
Ya da son günlerde evlenen biricik yeğenim Evrim için yaptığımız alışverişleri yazabilirim. Ki çok keyifli alışverişler ve herkese böylesi güzel hazırlıklar dilerim.
Ancak kadınız biz.
Duyarsız olamayız ve duyarsız kalamayız ki çevremizde tüm olup bitenlere.
Geçen haftalarda ardı ardına yaşanan olaylara olan kırgınlığım, kızgınlığım “Kızları Okutmayın” başlıklı yazımın oluşmasına neden oldu.
Neler olduğuna kısacık da olsa birlikte göz atalım istedim.
"İntihar etmeyi düşünüyorum" diyen çocuk için "Psikolojisinde bozulma yok" diyen İstanbul Adli Tıp Kurumu 6. dairesi ve Adalet Bakanının duyarsız tavrı sizce çok mu normal? Elinizi vicdanınıza koyun ve düşünün henüz on beş yaşında korumasız bir kız çocuğunun dramını. Ve Üzmez serbest kalırken karısının yüzündeki tebessüm de cabasıydı...
· “Evlenmek istemeyen kızı döverek öldürdüler. Birazdan okuyacağınız bu haberle tüyleriniz diken diken olacak.Henüz 19 yaşındaki genç kız evlenmesi için baskı yapan akrabaları tarafından vahşice öldürüldü. Dinar´ın Alpaslan Köyü'nü yasa boğan olay 1 Haziran Pazar günü yaşandı. ....Olayı önceden planlayarak boş eve çuval, eski halı parçası ve ip götüren zanlılar, Nimet'i evlenmeye ikna etmeye çalıştı. Köyün zengin ailelerinden Nimet'in komşu köy Ergenli´de oturan Tayfun Ş. ile evlenmeyi kabul etmemesi üzerine saldırganlar çılgına döndü. Sopalarla genç kızı dövmeye başlayan üç saldırgan, önce bacaklarını, ardından da kollarını kırdı. Tayfun Ş., tecavüze yeltendi, kızın vücudundaki kırıklar nedeniyle vazgeçti. Nimet'i susturmak için ensesine sopayla vuran zanlılar, yere yığıldığını ve başından kanlar aktığını görünce paniğe kapıldı ve kaçtılar.”
Bu haberi okuyup da “Nasıl kıydılar gencecik kıza? Zalimler, caniler, elleri kırılasıcalar ..... ” demeyecek ve hatta lanet okumayacak anne yoktur, sanmıyorum. Kız evlenmek istememiş işte...
· Siirt ’te 16 Haziran akşamı yerel radyoda DJ’lik yapan erkek arkadaşının yanına giden 17 yaşındaki N.E., kendisini takip ederek radyoya gelen babası ve ağabeylerinin saldırısından kurtulmak için 6’ncı kattan atıldı. Zemin kattaki manavın çatısına düşen kız, hastanede yine aile fertleri tarafından beş yerinden bıçaklandı.
Güldünya’yı unutmadık, unutmayacağım da... Bu olayın ne farkı var? İkinci Güldünya işte. Belki de bilmem kaçıncı... Güldünya olayına karşı hala tepki, üzüntü ve tiksinti içerisindeyim. Tahmin ediyorum ki sizlerde aynı hissiyat içerisindesiniz.
· Sakarya'nın Arifiye İlçesi'nde 2 yıldan bu yana 7 yaşındaki S.K. adlı kıza işkence yaptığı öne sürülen öz babası Murat K. ile üvey annesini Hülya K. tutuklandı.
21. yüzyılda hala bunları mı konuşmalıyız? Hayır. Eğitim şart!
Ya aşağıdaki bu haber dikkatinizi çekti mi? Benim çekti hem de çok...
· “ TBMM'de 'çocuk gelinleri' araştırmak için kurulan alt komisyon, her üç evlilikten birinin erken yaşta yapıldığını ortaya çıkardı. Okuryazarlık oranı düştükçe, 'çocuk gelin' sayısında yükselme görülüyor. (Haber 21 Haziran 2009- Hürriyet)
TBMM Kadın-Erkek Eşitliği Komisyonu'nun "çocuk gelinleri" araştırmak için kurduğu alt komisyon ilginç verilere ulaştı. Buna göre, evlenen kızların yüzde 33'ü "çocuk gelin" tanımının içine giriyor. Alt Komisyon Başkanı Öznur Çalık, araştırma sonuçlarını şöyle özetledi:
2006'da yaş grubuna göre evlenme istatistikleri incelendiğinde, toplam evlenen erkek nüfus içerisinde 16-19 yaş grubunu oluşturanlar yüzde 2.9 iken, bu oran kızlarda yüzde 25'e çıkıyor.
2007'de 16-19 yaş aralığında evlenen 182 bin 402 kişiden 164 bin 87'sini kız çocukları oluşturuyor.
Çocuk yaşta evlilik oranı yüzde 30'lar civarında. Her üç evlilikten biri erken yaş evliliği.
Türk Aile Yapısı Araştırması sonuçlarına göre okur-yazar olmayanların yüzde 47'si 18 yaş altında evlilik yapmış.
Okur-yazar olup hiç okula gitmeyenlerin yüzde 32'si 18 yaş altında evlenmiş.
Zorla evlilik nedenleri
Komisyona ulaşan raporlara göre erken ve zorla evlilik nedenleri de şöyle sıralanıyor:
* Kız çocuklar ekonomik bir yük olarak görülebilmekte ve hem bu yükü hafifletmek hem de aileye gelir getirmek için evlendirilmektedir.
* Gelenekler ve dini inançlar erken yaşta evlendirilmeyi hızlandırabilmektedir.
* Genç kadınların bir an önce bir erkeğin himayesine sokulmasıyla, cinsel taciz ve şiddetten korunabilecekleri sanılmaktadır.
* Genç kızların karşı cinsle evlilik dışı ilişkiye girmelerine ve hamile kalmalarına engel olunması amaçlanıyor.
* 'Evde kalırsın' ve benzeri baskılar da erken evlenme talebini artırmaktadır.”
Yukarıdaki satırları okudunuz ki buraya ulaştınız. Bunları ben yazmadım. Bu Meclis araştırma komisyonunun tespit ettiği en son durum.
Ne acı değil mi?
TBMM “çocuk gelinleri” araştırmak için bir araştırma komisyonu kuruyor. Türkiye’de “çocuk gelinler “olmasaydı bu komisyon kurulur muydu? “Çocuk gelinler” kendileri çocukken nasıl çocuk yetiştirebilirler ki?
“2007'de 16-19 yaş aralığında evlenen 182 bin 402 kişiden 164 bin 87'sini kız çocukları oluşturuyor.” deniyor raporda. Buna göre hala kız çocukları üzerinde baskı yok diyebilir miyiz? Kendilerinden büyüklerle evlendirilmiyorlar diyebilir miyiz? Görmezden gelebilir miyiz bu gerçekleri. Biz görmezden gelsek bile rakamlar ortada.
İşte bu konular içimi acıtıyor ve yazıyorum. Kadın duyarlılığıyla. Annelik güdüleriyle. İnsan olma olgunluğuyla...
İşte Kadının Yalın Hali...
Hatice Özbay 2010
www.turuncutime.com