Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Türk tütününün sonu geliyor
08 Şubat 2015, 20:49

Türk tütününün sonu geliyor

Tütün Eksperleri Derneği tarafından yayımlanan "Tütün Raporu"nda sektörün son 12 yılda yaşadığı sürece yönelik önemli tespitler var

Analiz: Türk tütününün sonu geliyor

Türk tütününün sonu geliyor

Türkiye, yıllarca en önemli ihraç kalemlerinden biri olan tütünde 2012 itibariyle bu üstünlüğünü kaybederek tütün ticaretinde net ithalatçı ülke pozisyonuna geçti. Yanlış politikalar sonucu tütün üretici sayısı ve üretim miktarındaki hızlı düşüş sonucu 2002’den bu yana tütün ithalatındaki artış yüzde 161’e ulaştı.

Türkiye’de en son maden facialarıyla birlikte gündeme geldi tütün sektörü.

Yok olan tarım arazileri ve yanlış politikalar sonucu para kazanamadığı için tütün ekmekten vazgeçen köylüler maden ocaklarında hayat mücadelesi veriyordu.

Tütün Eksperleri Derneği önceki gün yayımladığı ‘Tütün Raporu’ ile son yıllarda uygulanan yanlış politikaların tütün sektörüne nasıl yansıdığı net bir şekilde ortaya koydu. Aslında rapor, tarım sektörünün geneline ışık tutacak tespitlerde bulunuyor.

4733  Sayılı Tütün Yasası’nın çıktığı 2002 yılından 2014’e kadarki sürecin kapsamlı olarak ele alındığı raporda, Türkiye’de tütün sektörünün 12 yılda yaşadığı süreç ve geldiği son nokta ibret verici.

Raporda 2002-2014 yılları arası sektör açısından ‘büyük  bir tasfiye  süreci’ olarak nitelendirilirken, 2002’de 405 bin 882 olan tütün üreticisi sayısının 2014 yılı itibarıyla yüzde 600 azalarak 65 bine gerilediği hatırlatılıyor. Yine aynı dönemler için Türkiye’de tütün üretiminin yüzde 200 azalarak 159 bin 521 tondan yaklaşık 68 bin ton civarına gerilediğine dikkat çekiliyor.

Genç neslin tütün tarımının zorluğu ve gelirinin azlığı nedeniyle tütüncülükten  uzaklaştığı belirtilen raporda tütün sektörü, tarım alanında örgütlenme açısından en güçsüz kesim olarak nitelendiriliyor.

Raporda tütün üreticilerinin hane başına ortalama yıllık gelirinin 9 bin 146 TL olduğu vurgulanıyor. Son 5 yılın ortalaması olan söz konusu rakam, aylık olarak hesaplandığında asgari ücret seviyesinin de altında kalıyor.

Raporda, Türkiye’de tütün üreticilerinin sistematik olarak üretimden devre dışı bırakıldığı süreç şu şekilde ifade ediliyor: “Tekel’in tütün piyasalarından çekilmesi ve sigara fabrikalarının satılarak kapatılması sonucu piyasaya tümüyle hakim olan çokuluslu şirketler kendi ürettikleri sigaraların pazar payını artırmak için tamamen yerli tütünden imal edilen sigaraları piyasaya yeterince sunmamaları sonucu Ege, Akdeniz ve Karadeniz Bölgeleri’nde yetişen menşelere duyulan ihtiyaç azalmış, Doğu ve Güneydoğu Bölgeleri’nde yetiştirilen menşelere ise yaprak tütün firmalarının ilgisi kalmamıştır.”

Türkiye’deki tarım alanlarını 30 üretim havzasına bölen ‘Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli’nde, bu havzaların 23’ünde tütün üretildiği halde  anılan üretim ve destekleme modelinde tütüne yer verilmediğine dikkat çekilen raporda, hâlihazırda tütün üreticilerine mazot ve gübre destekleri ile toprak  analizi desteği dışında bir destek verilmediğinin altı çiziliyor.

2010’dan bu yana çokuluslu sigara şirketleri ve yaprak tütün firmalarının Ege Tütün İhracatçı Birliği yönetim kurullarında temsil edilerek ‘Tütün Alım¬ Satım Sözleşmesi’nin hazırlanmasında söz sahibi olduğu savunulan raporda, örgütsüz tütün üreticilerinin söz konusu sözleşmelerin hazırlanmasına müdahil olamadığı, çokuluslu sigara şirketlerinin kontrolündeki tedarikçi şirketlerin dikte ettirdiği şartları ve fiyatı kabullenmek zorunda kaldığı belirtiliyor.

Raporda,bu konu ile ilgili dikkat çeken şu örneğe yer veriliyor:

“2012 ürünü tütünlerin  ülke genelinde ortalama alım fiyatı 11,59 TL/kg iken, 2013 ürünü tütünlerin ortalama alım fiyatı 10,98 TL/kg olarak gerçekleşti. Böylece 1923 – 2002 yılları arasındaki  üreticilerin istediği firmaya tütün satabildiği serbest piyasa ortamı yok edilerek kâr maksimizasyonuna dayalı oligopol piyasa şartları oluştu.”

Raporda ayrıca Türkiye’nin tütün ithalatı ve ihracatına yönelik son rakamlar da dikkat çekici.

Türkiye, 2014 yılında yaklaşık 70 bin ton tütünü 525 milyon dolar karşılığında ihraç  etti. 2002 yılından itibaren Türkiye’de üretilmeye başlanan Amerikan blend sigaralar için 55 bin 800 ton ile başlayan tütün ithalatında ise 2014 yılında rekor kırılarak  yaklaşık 90 bin tona ulaşıp 550 milyon dolar ödendi. Kısacası 2002’den bu yana tütün ithalatındaki artış yüzde 161’e ulaştı.

Türkiye, yıllarca en önemli ihraç kalemlerinden biri olan tütünde 2012 itibariyle bu üstünlüğünü kaybederek tütün ticaretinde net ithalatçı ülke pozisyonuna  geçti.

Raporda yer alan şu tespitler dikkat çekici: “Tekel’in 2008 yılında özelleştirilmesi ve  Tütün Fonu’nun kademeli olarak azaltılması sonucunda Türkiye sigara pazarını  ele geçiren çokuluslu sigara şirketleri, sigara harmanlarında giderek artan miktar  ve oranlarda ithal tütün çeşitlerini kullanarak maliyetlerini düşürmüşler, yükseltilen vergilere rağmen karlılıklarını artırmışlardır. Ülke tütüncülüğümüz ise bu durumdan  üretim ve çiftçi sayısının azalması şeklinde tepki vermiştir. Ülke topraklarında  yetişen yerli tütünlerin sigaralarda kullanımı 2003’te %42,07 iken bu oran 2008’de TEKEL’in sigara biriminin özelleştirilmesinden sonra hızla azalarak  2014 yılı itibarıyla %15’e düşmüştür.”

Tütün sektörüne yönelik önemli noktalara dikkat çekilen raporda üretimin yanı sıra sigara tüketimi ve kaçakçılığa yönelik çok çarpıcı rakam ve tespitler var.

Raporda mevcut tablo ortaya konurken, sorunların aşılması noktasında da çözüm önerileri yer alıyor.

Türk tütününün sonu geliyor

Türkiye’de tütün ürünleri imalatının %88’inin yabancıların kontrolüne geçtiği sektörde son 15 yılda uygulanan politikalar ile tütün üretimi büyük düşüş yaşarken, sigara tüketimi artarak yıllık 100 milyar adete çıktı. Hazinenin sigara kaçakçılığından kaybı ise yıllık 7,5 milyar TL’yi buluyor.

Tütün Eksperleri Derneği tarafından yayımlanan ‘Tütün Raporu’nda sektörün son 12 yılda yaşadığı sürece yönelik önemli tespitler var.

Bu konuda raporun detaylarına devam edeceğiz ancak analizin ilk kısmına aşağıda paylaştığımız linkten ulaşabilirsiniz.

TÜİK’in “Yabancı Kontrollü Girişim İstatistikleri-2012” verilerine değinilen tütün raporunda, Türkiye’de tütün ürünleri imalatının %87,9’unun yabancıların kontrolüne geçtiğine dikkat çekiliyor. Bir başka ifadeyle, Türkiye’de yabancı kontrolünün en yüksek olduğu imalat sektörü tütün ürünleri sanayi olmuş durumda.

Raporda sigara tüketimine yönelik veriler ve izlenen şirket politikalarına değiniliyor.

Son 15 yılda ilk defa 2008-2011 yılları arasında %15’lik bir düşüş gösteren sigara tüketimi 100 milyar adedin altında inerken

2012 yılında 8 milyar adetlik artışla tekrar 100 milyar sınırına dayandı. Bu artışın sebeplerinden birisi olarak sigara şirketlerinin uyguladıkları saldırgan reklam ve satış politikaları ile tüketicilerin kırılması zor gözüken katı sigara talebi gösterilirken, dünyada ve Türkiye’de yakın gelecekte tütün mamullerinin kullanımında ciddi bir düşüş beklenmiyor.

- Sigara kaçakçılığının yıllık faturası 7.5 milyar TL

Bu noktada sigaraya yönelik vergi politikası ve sigara kaçakçılığına dikkat çekiliyor.

Tütün mamullerinde alınan vergilerin, yıllardır maliye bütçesinin en kolay denkleştirme kalemlerinden biri olarak görüldüğü belirtilen raporda 2015 yılı itibarı ile sigara üzerindeki vergi yükünün %84 olduğu hatırlatılırken şu tespitte

bulunuluyor: “Bu vergi yüküyle birlikte artan sigara fiyatları ile ülkemizde özellikle genç neslin erken yaşta sigaraya başlamasının ve orta ve düşük gelir gurubundaki sigara tüketicilerinin sigarayı bırakmaları hedeflenmiştir. Ancak yüksek fiyat ve yüksek vergi bir taraftan da sigara kaçakçılığını körüklemiştir. Hazinenin sigara kaçakçılığından kaybının yıllık yaklaşık 7,5 milyar TL dolayında olduğu tahmin edilmektedir.”

Tütün Eksperleri Derneği, 2002-2014 yılları arasında yaşanan sıkıntılı sürecin sürdürülebilir olmadığını ve bu yüzden

4733 sayılı yasanın yeniden revize edilmesi gerektiğini savunuyor.

Raporun sonuç bölümünde tütüncülükte yaşanan sorunların aşılabilmesi için şu önerilere yer veriliyor:

* 1177 ve 4733 sayılı yasalarda da ifade edilen ancak bir türlü hayata geçirilemeyen “Açık Artırma Ofisleri”nin kurulması sağlanmalıdır.

* Açık Artırma Ofisleri’nde gerek ofise getirilen tütünlerin açılış fiyatlarının belirlenmesinde gerekse alıcısı çıkmayan tütünlerin değerlendirileceği ve gerektiğinde piyasayı regüle edebilecek organizasyonun kurulmasının için yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

* 4733 sayılı yasanın 6’ncı maddesindeki hükümlerin, yerli sanayicinin yerli tütünden sigara üretimine olanak sağlayacak şekilde yeniden düzenlenmelidir.

* Yurtiçinde satışı yapılan sigaralardan paket başına alınacak bir oransal rakamı veya devletin uygun gördüğü kaynaktan tütün üreticisine destekleme olarak aktarılması sağlanmalıdır.

* ‘Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli’nde tütüne yer verilmeli, ‘Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı Kapsamında Tarıma Dayalı Yatırımların Desteklenmesi Hakkında Tebliğ’den tütün üreticileri de faydalanmalıdır.

* Sarmalık kıyılmış tütündeki vergi oranı düşürülmeli, satışı ve pazarlaması yasal düzenlemeye kavuşturulmalıdır.

* Yaklaşık %20  olduğu tahmin edilen sigara kaçakçılığı ile mücadele, etkin hale getirilmelidir.

* Tütün fonu, Türk tütününü koruyacak şekilde yeniden düzenlenmelidir.

Raporun sonunda, çoğunlukla çokuluslu şirketlerin kontrolünde olan tütün piyasasının, sorunlarını ve çözüm önerilerini değerlendirmek üzere bir komisyon kurulması önerisi de var. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, TAPDK, Maliye Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Ziraat Mühendisleri Odası, çiftçi örgüt temsilcileri, Tütün Eksperleri Derneği, Akademisyenler ve STK’lardan oluşacak bir komisyonun toplanması ve komisyonca kararlaştırılan çözüm önerilerinin bir eylem planına dönüştürülerek hayata geçirilmesi talep ediliyor.

İrfan Donat

Bloomberg HT Editörü idonat@bloomberght.com

Haberi Ekleyen: Görman Hesler

Bu haber 613 defa okunmuştur.

Paylaş

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

Ekonomi-Çalışma Hayatı

Fındıkta Fiyat Oyunu

Fındıkta Fiyat Oyunu Taban fiyat 54 lira olarak açıklandı, 46 liradan alım yapılıyor.

Tüm-Bel-Sen'den Kadro Çağrısı

Tüm-Bel-Sen'den Kadro Çağrısı Tüm-Bel-Sen, kamuda çalışan sözleşmeli personele kadro verilmesini talep ediyor

Başvuru süresi 29 Ocak'a uzatıldı

Başvuru süresi 29 Ocak'a uzatıldı Memur emeklisine ikramiye için son gün 29 Ocak

Adalet Bakanlığı 3.611 Personel Alacak

Adalet Bakanlığı 3.611 Personel Alacak Adalet Bakanlığına 3.611 personel alımı yapılacaktır.

Bağ-Kur'luya erken emeklilik

Bağ-Kur'luya erken emeklilik Emekli olamayan Bağ-Kur'lulara iyi haber

GÖRELE ' DE HAVA DURUMU

GIRESUN

RÖPORTAJ

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

ARŞİVLEN HABERLER

Arama
ssssssssssssssssssssssssssssssssssss