Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Otoritaryanizmden totalitaryanizme; Artık herşey mümkündür!
15 Aralık 2014, 01:46

Otoritaryanizmden totalitaryanizme; Artık herşey mümkündür!

"Cehalet korkuya,korku kine,kin şiddete yol açar.Denklem budur"

OTORİTARYANİZMDEN TOTALİTARYANİZME: ARTIK HER ŞEY MÜMKÜNDÜR!

“Cehalet korkuya,korku kine,kin şiddete yol açar.Denklem budur” (Michael Moore.)

Beklenen oldu… Birkaç gündür Tweeter âleminde Fuat Avni imzasıyla duyurulan “operasyon” gerçekleşti; 14 Aralık 2014 sabahı, cemaatine yakın olduğu iddia edilen medya organlarının -‘Zaman’ gazetesi ve ‘Samanyolu’ TV-  yöneticileri, kimi gazeteciler, eski emniyet mensupları, dizi senarist ve yapımcıları hakkında hazırlandığı duyurulan “liste”den isimlere ilişkin gözaltılar başladı…

‘Sol Haber Portalı’nda duyurulduğuna göre, “Hâkim İslâm Çiçek’in imzasını taşıyan operasyon kararında ‘Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin egemenliğini ele geçirmek amacıyla baskı, yıldırma ve tehdit yöntemlerini kullanarak örgütsel yapı oluşturarak bu yapılanma altında iftira, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, belgede sahtecilik’ suçlamaları,” yer almaktaydı.

Bir zamanlar AKP iktidarıyla iç içe olan ve hem adalet, hem de emniyet teşkilâtları içerisinde -yine bizzat AKP iktidarının koşulsuz teşviki ve desteğiyle- önemli mevziler kazanmış olan Gülen Cemaati’nin KCK Operasyonları başta olmak üzere, Devrimci Karargâh, Ergenekon, emniyetin yeniden dirilttiği, “THKP-C” davaları, Nedim Şener ile Ahmet Şık’ın tutuklanması, basılmamış kitapların toplatılması… gibi “hukuk katliamları”nın mimarı olduğunu unutmadık, unutulmamalı.

Gün geçti,devran döndü…

AKP ile Cemaatin arası açıldı. Dershanelerin kapatılması kararı, Fethullahçı kadronun düğmesine bastığı 17 Aralık yolsuzluk operasyonu ve AKP’nin karşı hamleye geçerek boyutlarının dudak uçuklatıcı olduğu ortaya çıkan yolsuzluğu, dört bakan firesiyle savuşturması vb. vb.

AKP iktidarı, 17 Aralık’tan bu yana Gülen cemaatini elde ettiği mevzilerden kazımak için elinden geleni ardına koymuyor. Gülen medyasına yönelik tutuklamalar da bu “temizlik”in bir parçası.

Buraya kadarını bu ülkede gündemi izleyen herkes biliyor.

Ancak kanımızca, durumun, devrimciler, sosyalistler açısından “yesinler birbirini” diye geçiştirilemeyecek bir yönü var.

Hayır, niyetimiz “demokrasi(cilik) oyunu” oynamak, “bitaraf âkîl” tutumuna girip “hukuk devleti”nden, “basın özgürlüğü”nden filan dem vurmak değil. O bahsi çoktan geride bıraktığımızın bilincindeyiz.

Elbette biliyoruz ki, iki klik arasındaki çatışmadan demokrasi çıkmaz. Uzun yıllar el ele, kol kola yürüyenler şimdilerde birbirlerine düşman olmuşsa; önce bu yolculuklarının hesabını vermeliler… Ve nihayet, bunların tümü Dario Bätancourt ile Marta Maria “Mafya yasadışı kapitalizm, kapitalizm de yasal mafyadır!”; Antonio Marchel’in, “Mafya devletin bilinçaltıdır”; Jean Paul Tardivel’in,  “Günümüzde paraya, iktidar deniyor,” saptamalarının doğrulanmasıdır.

Ancak şunun altı çizilmeli: AKP iktidarı, koynunda beslediği “yılan”ı boğarken, bir iktidar tarzının “yol”unu döşüyor: beğenmediği, onaylamadığı, kendisine muhalefet eden medya organlarını keyfî, uyduruk gerekçelerle sindirip, ardından olasılıkla kendi denetimi altına almak.

Bugün ‘Samanyolu’ TV’ye,  ‘Zaman’ gazetesine yapılan harekâtın, yarın AKP’ye biat etmeyen diğer yayın organlarına öbür gün muhalefet partilerine, AKP’ye muhalif örgütlere, kişilere yöneltilmeyeceğinin hiçbir garantisi yoktur. Daha önce TMSF eliyle yürüttüğü “medyayı ele geçirme” operasyonunu bu kez “AKP-polisi” ve “AKP-yargısı” eliyle gerçekleştirmek… Bir adım sonrasında, her türlü karşı duruşu susturmak, bastırmak, sindirmek…

Cemaat medyasına yönelik bu AKP harekâtı, ülkenin AKP-Cemaat ortaklığıyla hayata geçirilen otoritaryanizmden, AKP ve onun “Tek Adam”ına biat edenlerden başka hiç kimsenin sesini çıkartmasına olanak tanınmayacak bir “totalitaryanizm”e yöneldiğinin bir başka göstergesi. Bir başka deyişle, Recep Tayyip Erdoğan’ın merkezinde yer aldığı bir “tekciliğe” doğru hızla ilerliyor Türkiye.

Özetle, gelişmeler “istikrarlı istikrarsızlık” durumu olarak tanımlanabilir. Bu bir “kaos ortamı”dır; bundan sonra her şey mümkündür!

Haber : Sibel Özbudun - Temel Demirer demirer temel demirertemel@gmail.com

Haberi Ekleyen: Görman Hesler

Bu haber 551 defa okunmuştur.

Paylaş

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

Güncel

Af Yasası Çıktı

Af Yasası Çıktı Yaklaşık 100 bin kişi tahliye olacak.

Yaşasın 8 Mart

Yaşasın 8 Mart Bize diyorlar ki,

Ad/Soyadını değiştirmek isteyenler 1 hafta kaldı

Ad/Soyadını değiştirmek isteyenler 1 hafta kaldı Ad ve soyadlardaki yanlış yazımlar mahkeme kararı olmaksızın değiştirilmesi süreci devam ediyor.

23 Nisan Sadece Tören Değildir

23 Nisan Sadece Tören Değildir Çocukların Yaşadığı Ağır Sorunlara Kalıcı Çözümler Üretilmelidir!

İşte referandumun oy pusulaları

İşte referandumun oy pusulaları Türkiye'de ise seçmenler 16 Nisan'da sandık başında olacak.

GÖRELE ' DE HAVA DURUMU

GIRESUN

RÖPORTAJ

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

Murat Kul ile balıkçılık üzerine söyleşi

ARŞİVLEN HABERLER

Arama
ssssssssssssssssssssssssssssssssssss